Stadın taşındıktan sonra alanı için karar en yüceden verildi.
Çeşitli zamanlarda bu konuya değindim.
Gaziantep’in alan eksikliğinden söz ettim.
Birkaç örnek vereyim; 22 Mayıs 2014 tarihinde bu köşede yayınlanan yazımda, aynen şunları yazmışım; “Gaziantep Kamil Ocak Stadyumunun yeri için iç açıcı sesler duydum. Stadyum yeni yapılacak alana taşındıktan sonra, eski stad alanının ve çevresinin, Gaziantep’e yaraşır bir alan yapılmasını galiba ilk kez ben bu köşede dile getirmiştim.
Şimdilerde bu konu tartışılıyormuş. Sağlık Müdürlüğü hastane yapmak istiyormuş, TOKİ zaten peşindeymiş falan filan.
Anakent Belediye Başkanı bu konuya, Gaziantep’e yaraşır alan olması gerektiğini düşünerek bakıyormuş.
Doğrudur.
Çünkü Gaziantep’in bir alanı yoktur.
Dilerim ve umarım Kamil Ocak Stadı’nın yeri, ülkenin 6. Büyük kentine yaraşır bir alan olarak Gaziantep’e kazandırılır.”
28 Ocak 2015 günlü yazımda da “hele şu stadyumu yıkalım, yerine beton binaları bir bir dikelim, görün o zaman marka şehir ne demekmiş” diye sormuştum.
Aynı konuda daha eski yazım da var.
O zaman destekçi, yüreklendirici iletiler, telefonlar almıştım.
Gelelim 7 Mart 2015 cumartesi gününe;
Biz çeşitli zamanlarda yazılarımızla Gaziantep’e yeni alan kazandırılmasını destekleyici ve kabul gören yazılar yazarken, Cumhurbaşkanı bir konuşmayla konuya son noktayı koydu.
Kamil Ocak Stadyumu taşındıktan sonra yerine bir “Cuma camisi” yapılacağını, bu camiyi de Konukoğlu’nun yapacağını söyledi.
Biz Gaziantep için istediğimiz kadar yırtınalım, tek adam ne derse o olur.
“Cuma camisi” nin de ne olduğunu anlayamadım.
Salt Cuma günleri mi hizmet verecek acaba?
Emir yüceden olunca, stadın tahliyesi hızlanır, yerine de bir ay içerisinde bir “Cuma camisi” yapılır, ilk Cuma namazı için de muhterem Cumhurbaşkanı davet edilir, olur biter.
Bu işe Mimarlar Odası ne der?
Benim necip Gazianteplilerim ne der?
En önemlisi, bu yerin alan olacağını açıklayan Anakent Belediye Başkanı ne der?
İktidarın değirmenine su taşıyan Sanko Gurubu yetkilileri ne der?
Hiç mi hiç önemli değildir.
Cumhurbaşkanı ne dediyse o olacaktır.
İstesek de istemesek de ya olacaktır, ya olacaktır.
Keşke Gaziantep’e gelmeseydi…
|