Ağrı’nın Diyadin İlçesi kırsalında yaşanan ve adına “çatışma” denen olayı iyi okumak gerek.
Bu olaya bakınca aklımıza şöyle sorular geliyor;
Çözüm süreci sürüyor mu yoksa o da bekleme odasında mı?
7 Haziran seçimlerine kadar bu tür olaylar yaşanacak mı?
Bu olaylar bir tür seçim atraksiyonu mu?
Yoksa çözüm sürecini baltalamak isteyen bazı münafıkların işi mi?
İstanbul Adalet Sarayında yaşanan, iki terörist ve onların rehin aldığı savcının kurtarılma(!) operasyonunu, “başarılı” olarak görüp, faturayı avukatlara kesen anlayış, Ağrı’nın Diyadin ilçesinde yaşanan olayların faturasını kimlere kesecek?
Ağrı’da yaşanan terör olayına provakasyon diyorlar.
Hadi biz de öyle görelim.
O zaman bu provakasyon denen olay, kimlerin işine yaradıysa, provakatörler de odur, onlardır diyebilir miyiz?
İşbirliği diyen var.
Provakasyon diyen var.
Seçim öncesi olur böyle vakalar diyen var.
“Sizin işiniz” diyen var.
“Yalan söylüyorsun” diyen var.
Ortada gerçek var mı?
Yok…
Bir de çözüm süreci denen ve hala nemenem olduğu anlaşılamayan olgu kayıplarda.
Seçim öncesi bu tür olaylar sürerse, sandık güvenliği de tehlikeye girmez mi?
İktidarıyla, muhalefetiyle herkesin aklını başına alması gerekiyor.
Ancak bizde aklı başında insanlar giderek azalıyor.
Yarın, birbirimize “neler oluyor?” diye sormamak için, bu günü iyi okumamız gerekiyor.
Bağımsız ve tarafsız basın görevini yapmadığı sürece, bu tür konuların gerçek yüzünü görebilmemiz zor gibi geliyor bana.
x
Konunun dışına çıkarak son bir soru;
Gaziantep’in simge mekanlarından Kırkayak Parkı’ndaki yapılaşma sürecek mi?
|