Dün, TBMM’nin kuruluşunun 95. Yılıydı.
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramıydı.
Dünyanın hiçbir ülkesinde, var oluşun büyük payı çocuklara armağan edilmiş bir gün ve bir bayram yok.
Mustafa Kemal için önder demek, lider demek boşuna değil.
Dünya da öyle biliyor.
O zaman barış süreci yoktu.
Çünkü politika, “yurtta barış, dünyada barış” politikasıydı.
O zaman çözüm süreci yoktu.
Çünkü verilen kurtuluş mücadelesi ve sonucunda kurulan meclis ile her şey yoluna girmişti.
O zaman 3G den 4G ye geçiş diye bir teknoloji yoktu.
Olmadığından, kimse 5G den söz etmiyordu.
Dünyanın gözü yeni kurulmuş bir meclisteyken, sığınmacı diye kimseler de yoktu konteynır kentler de.
Yani konteynır kentlerde yaşayan sığınmacıların çocuklarına, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlatılmıyordu.
O zaman Amerika’nın dolarını, Avrupa’nın eurosunu kimse tanımazdı.
Hesaplar kuruşla, lirayla yapılırdı.
Çünkü paramız değerliydi.
Kuruşumuzun bile karşılığı vardı.
Bunlardan dolayıdır ki yabancı devlet adamları, Mustafa Kemal ile görüşmek için ülkemize gelir, yeni cumhuriyeti tanımaya çalışırlardı.
Çünkü Mustafa Kemal’in aksaray’ı, uçakları, helikopterleri, yüzlerce koruması yoktu.
Hamdolsun şimdi her şeyimiz var.
Çocuklarımızın 3 – 5 dakikalığına oturtulacağı makam koltuklarımız bile var.
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı dün bir kez daha kutladık.
Haydi çocuklar, özgür, mutlu ve egemen yarınlara.
Kutlu olsun…
|