Belki henüz seçim bile olmadı.
Sonrasını nereden bilelim diye düşünebilirsiniz de…
Bilmeniz gerekenin…
Seçimden sonra iş işten geçmiş olabileceği.
Seçim kampanyalarına…
Parti başkanlarının açıklamalarına bakınca ve halka söylenenle seçim bildirgesindeki farkı da görünce anlaşılıyor ki biz sözel bir toplumuz…
Okumayı sevmeyip…
Daha doğrusu o uzun metinlerde yazılanı okumaya üşendiğimizden olsa gerek…
Liderlerin açıklamalarına daha bir dikkat ediyoruz.
Oysa
Partilerimiz gerçekleştirmek istediklerini hem de çok net bir biçimde beyannamelerine yazmışlar…
Ama
Dedim ya, biz daha çok, sözlü açıklamalarıseviyoruz…
Sonrası da bildiğiniz gibi hayal kırıklığı…
Şimdi size bir soru…
Bir partiden beklentiniz sadece asgari ücretin yükseltilmesi midir?
Ya da
Emeklilere verilebilecek ikramiye mi? Sizi ilgili partiye oy vermeye iten neden…
Demek istediğim…
Sizi
Millet olmaktan çıkarılmamız yönündeki çalışmalar…
Başkanlık sistemi konusunda yapılan dayatmalar hiçbir şekilde ilgilendirmiyor mu?
Elbette toplum olarak yoksulluk sınırında yaşarken…
Ekonomik vaatlerin önemsiz olduğunu söylemek asla mümkün değil ama…
Hiçbir şey
Türkiye’yi toptan değiştirecek bir sistem değişikliğini görmezden gelmenizi sağlayacak kadar da yaşamsal öneme sahip değildir.
Bakın çok kısa olarak söyleyim…
O süslü…
Demokrasi…
İnsan hakları, özgürlük gibi kavramların arasına gizlenerek sunulan
“Anayasadan etnik kimliğin kaldırılması…”
“Anayasal vatandaşlık…”
“İnsan esaslı anayasa” denilen şey nedir biliyor musunuz?
Türk milletinin ortadan kaldırılması…
Yani
Bu değişiklikten sonra…
Ortak tarihi…
Dili…
Ekonomisi…
Değerleri…
Kültürü olan bir millet olamayacağımız…
Onlar ülkelerinde bulunan onca etnik kimliğe karşın…
Almanyalı değil…
Alman.
Fransalı değil…
Fransız…
İngiltereli değil…
İngiliz…
Amerikalı değil…
Amerikan olacak.
Biz ise Türk değil…
Türkiyeli olacakmışız…
Diyeceğim;
Milletler; ancak uzun mücadele ve savaşların sonunda oluşmaktadır…
Ve elbette ayrışmaları da…
Ama hiç bir zaman yasayla değil…
|