“İstikşafi” görüşmelerden çözüm çıkmadı.
Sözün özü; bu görüşme türü işe yaramadı.
Görünen köy kılavuz istemez derler ya işte köy görünüyor.
Halkın temsilcileri, umudun kapısını, temsil ettikleri halkın yüzüne kapadılar.
Pirim yapan ego oldu.
Hem de ülkenin huzur ve güveninin sınıfta kalması pahasına.
Davutoğlu Ahmet Bey, kendileri her ne kadar “yok öyle şey” dese de vesayetten kurtulamadı.
Üstelik “olmadı, yapamadım” deyip, görevi de iade etmedi.
Sonuç olarak milli irade, yeni oyalamalarla uyutulmaya çalışılır oldu.
Bahçeli hala “ağır ol molla desinler” havasında.
Bugün emanetçi başbakanla neler görüşecek bakalım?
Bekleyip göreceğiz.
Terör, çatışma durmaksızın sürüyor.
Son yolculuğuna uğurlanan askerleri, polisleri, sivilleri, herhangi bir hakkımız olmadığı halde “helal olsun” diye uğurluyoruz.
Bu arada dolar her gün yeni bir tarihi zirve yapıyor.
Ekonomi uzmanları “tarihi rekor” diyorlar ama şimdilerde bir de “tarihi zirve” çıktı.
Doların zirve yapması, ülkede yaşanan gerginliğin önüne geçmiş durumda desem, ne dersiniz bilemem.
Bir taraftan anayasal düzeni bozmaya teşebbüsten gözaltılar sürerken, öte yandan yürürlükteki Anayasa’yı yok sayıp, “kabul edin, etmeyin, ülkede yönetim sistemi değişmiştir” demek ne anlama geliyor, bilemedim ama törende tam bir “kekliği düz ovada avlarlar” havası yaşandı.
Ve tekrarlanacak seçime hazırlık gibi meydanlara inmek, Rize’den başladı.
Tekrarlanacak seçimden sonuç istediğimiz gibi çıkmazsa, ne olacak bir daha tekrarlarız ki ta istediğimiz sonucu alıncaya dek.
Milli iradeymiş.
Hadi canım siz de…
|