Her gün çatışma.
Daha önceleri dağlarda olan çatışma, artık kent merkezlerinde yaşanır oldu.
Her gün ölüm.
Her gün şehit cenazeleri, sivil cenazeleri.
Sancılı illerde, ilçelerde sokağa çıkma yasakları.
Böyle bir ortamda, iki ay sonra “tekrar seçim” yapmak için sandık başlarına koşuşturacağız.
Seçmenin, 7 Hazirandaki oylarıyla verdiği karar beğenilmedi.
Yani sık sık yinelenen “milli irade” yok sayıldı.
1 Kasımda sandıktan çıkacak sonuç da beğenilmezse, bir “tekrar seçim” daha dayatılır mı bilemiyorum.
Her gün yaşanan çatışmalar, ölümler, yaralanmalar, sokağa çıkma yasakları sürdükçe, 1 Kasımda sağlıklı bir seçim yapılamayacağını düşünenlerdenim.
İktidardan düşmemek, iktidarı bırakmamak için yaşanan kargaşaya duyarsız kalmak ve ardından da demokrasiden, milli iradeden söz etmek nasıl bir şeydir, anlamak olası değil.
Demokrasilerde seçimle gelinir, seçimle gidilir.
Demokratım ve milli iradeye saygılıyım diyen hiçbir politikacı koltuğa yapışıp kalmaz.
Biz hem milli iradeden söz ediyoruz hem demokrat geçiniyoruz hem de koltuğa sıkı sıkıya sarılıyoruz.
Bu tavrın, böyle davranışın adını da siz koyun.
X
Kurban Bayramı yaklaştıkça, her bayram öncesi olduğu gibi zam dalgası kendini göstermeye başladı.
Dolar 3 lira.
Euro 3 lirayı çoktan geçti.
Yani salt terörle değil, ekonomi ile de baş edemez duruma geldik.
Hele şu 1 Kasım gelsin, seçim yapılsın, terörü de ekonomiyi de hallederiz diye düşünenler varsa, atı alanın üsküdarı geçmek üzere olduğunu hala anlayamamışlar derim.
X
Emekliye maaşını bayram öncesi vermek demek şu anlama geliyor; gariban emekli verdiğimiz maaşla zaten geçinemiyor, bari bayram öncesi verelim de biraz sevinsinler, rahatlasınlar.
Hani seçim de yakın ya!...
|