Bugün 2016 yılının ilk günü.
Tüm dünyaya, tüm insanlara kutlu olsun.
Karamsar biri değilim ancak bu yeni yıl da eğer geçtiğimiz 2015 yılı gibi gerginliklerle geçecekse, istediğiniz kadar iyimser olun, hikaye.
2015 yılında aldatıldıklarını, yanıldıklarını, söyleyenler, bu tür söylemleri sürdüreceklerse,
Gölgesi cüssesinden büyük yaratıklar söz sahibi olacaklarsa,
Kimlerin kimlerle dans ettiği belli olmayacaksa,
İktidarda kalma uğruna gerginlik üstüne gerginlik yaratılacaksa,
Ve halkın, çeşitli atraksiyonlarla aldatılması sürecekse,
2016 yılına girsek ne olur, 2026 yılına girsek ne olur?
Tarihin çöplüğüne gömdüğümüz 2015 yılında yaratılan gerginliklerden nefes alamaz olmuştuk.
Öyle soluksuz bir yılı geride bıraktığımız bu günden sonra, rahat soluk alabilecek miyiz?
Yeni yılda gerginlikler bitecek mi?
Sanmıyorum…
Günümüz politikasının vitamini durumuna getirilen gerginlikler bitmeyecek.
Fala bakmadım, anlamam,
Notredamus’luk bana göre değil.
Uygulana gelen günümüz politikasıyla gerginliklerin bitmesini bırakın daha da artacağını düşünüyorum.
Bu adını yeni koyduğumuz 2016 yılı sağlıkta, eğitimde, tarımda, ekonomide, insan haklarında geçtiğimiz 2015 yılına benzeyecekse yandık.
2015 yılında yüce diye bildiğimiz mecliste, en sık duyduğumuz söylem, “buyurun ama yeni bir sataşmaya meydan vermeyelim” söylemiydi.
Bu söylemi meclis başkanları, meclis başkan vekilleri sık sık kullandı.
Çünkü yüce meclisi sataşma arenasına döndüren vekiller, hep çığlık çığlığaydı.
Kürsüye çıkana tahammülsüzlük, söylenenleri bile dinlemeden sataşma, ülkeyi yönetme yarışında neredeyse ödüllendiriliyordu.
2016 yılı da geride bıraktığımız yıl gibi geçecekse, bu cennet ülkeye yazık olacak.
Bugün 2016 yılının ilk günü.
Herkese kutlu olsun da perşembenin gelişi çarşambadan belliyse, artık kutlu mu olur kutsuz mu olur, yaşayarak göreceğiz…
|