Gaziantep’te 31 Ekime kadar her türlü etkinlik yasaklandı.
Bu yasak salt Gaziantep’e özgü bir yasak değil.
Neredeyse Türkiye genelinde yasaklar var.
29 Ekim ne olacak?
Eeee, yasak var kardeşim.
29 Ekimi kutlayacağız diyen yurtseverlere, yasaklar nedeniyle polis müdahalesi olursa ne olacak?
İnsanlar sevinçlerini, acılarını paylaşmayı çoktan unuttu.
Bakın, bayramlara bile yasaklarla engel olunuyor.
Gerekçe; terör…
O zaman teröre bir yasak getirin.
Her türlü açık hava toplantısı yasak.
Taşsız, sopasız, silahsız gösteri yürüyüşü yasak.
Stant açmak yasak.
İmza günü düzenlemek yasak.
Basın açıklaması, oturma eylemi yasak.
Oldu olacak kahkeciye, şerbetçiye, ayakkabı boyacısına, “gel vatandaş gel, sen de al” diye bağırana da yasak getirilsin, tam olsun.
Trafiği düzenlemek ve yakıt tasarrufu sağlamak için kent içi sola dönüşler yasaklandı, trafik daha da allak bullak oldu.
Yakıt derseniz, 500 metre ilerideki gideceğiniz yere 3 kilometre kat ederek varıyorsunuz, yani yakıt tasarrufu projesi de sınıfta kaldı.
Ve biz hala yasaklarla bir yere varılamayacağını anlayamadık.
Alıştık, yasaklarla yaşamaya alıştırdılar bizi.
Kilis’e atılan füzelere, roketlere Kilis’te yaşayanlar alışmalı.
Halk teröre alışmalı.
Herkesin barut fıçısı olmasına alışılmalı.
Kavgaya, intihara, kadın cinayetlerine alışılmalı.
En önemlisi içinde bulunduğumuz coğrafyadaki savaşa alışılmalı.
Anca bu her şeye alışma alışkanlığı, sigaradan daha tehlikeli bir alışkanlık.
Böyle alışa alışa nereye varacağımız da belli değil.
|