Halka dolarınızı TL.ye, altına çevirin tavsiyeleri yapılırken, mübarek dolar yine yerinde durmadı.
Bir adım geri, iki adım ileri yürüyüşüyle bildiğini okumayı sürdürüyor.
Öte yandan şimdiye kadar görülmemiş bir artışla kadına şiddet bir türlü durmuyor.
Çocuk istismarları ayyuka çıkmış, yürekleri soğutan bir yargı kararı göremiyoruz.
Bir haberi, yandaş basında ayrı, az sayıdaki yandaş olmayan basında ayrı okuyoruz.
Halkın doğru haber alma hakkı hiçe sayılıyor.
Yıllardır Doğu’da, Güneydoğu’da terörle cebelleşmemizin üstüne, Suriye olayları da tüy dikti.
Yurt içinden, yurt dışından gelen şehit haberlerinden bıktık ama bir türlü sonu gelmiyor.(Bu sırada İstanbul’da iki patlama oluyor, daha ne olduğu belli olmadan olay için yayın yasağı geliyor. Sabah uyandığımızda o alçak patlamada 27 si polis ikisi sivil 29 şehit, 155 yaralı olduğu ortaya çıkıyor.)
Komşularla sıfır sorundan, sıfır komşu durumuna geldik.
Dostlarımızı çoğaltalım derken, her geçen gün yeni düşmanlar ediniyoruz.
Ve en önemlisi benim necip halkım her şeyi normal görmeye başladı.
Ne yapılıyorsa, “bir bildikleri vardır” havasında.
Oysa her şey herkesin gözü önünde gelişiyor.
Memurun, işçinin, emeklinin maaşına üç kuruşluk zam haberlerinin ardından ve kimse daha üç kuruşluk zammı almadan, piyasada her kaleme zamlar geliyor.
İş ve ücret dengesizliği yıllar ötesinden gelen uzun bir hikaye.
Benim cennet ülkem böyle çelişkilerle uğraşırken, geçtiğimiz 10 Aralık günü, “Dünya İnsan Hakları Günü” olarak kutlanmaya çalışılıyor.
İnsan hakları denince benim ilk aklıma gelen kavramlar özgürlük, eşitlik, refah, onurlu bir yaşam, adalet, hukukun üstünlüğü, barış ve umut.
Bu kavramların, herkesin hakkı olan kutsal kavramlar olduğunu düşünüyorum.
Yalnızca düşünüyorum.
Sonra da oturup hayallere dalıyorum.
Ve aklıma Cahit Sıtkı’nın şiiri geliyor;
“Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun.
Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun
Olursa bir şikayet ölümden olsun.
Bana göre şair çok da bir şey istememiş…
|