Evet, hep öyleydi, şimdilerde bu öyle durumu daha da arttı.
Nedir bu anlatmaya çalıştığım?
Herkes her şeyi biliyor.
Ve uzmanlık alanı olsun olması, konuyu bilsin ya da bilmesin herkes her konuda konuşuyor.
Bu bizim insanımızda biraz da alışkanlık haline geldi ama işin kökenine inersek, birbirimize olan güvenimizi yitirdik.
Konu güvensizlik olunca da herkesin her şeyi bilmesi ve bilmediği konularda bile konuşması normal geliyor bana.
Çünkü herkes birbirini aldatmaya başladı.
Aldatan olunca, aldanan da vardır.
İşin ilginç yanı, kim aldatıyor, kim aldanıyor belli değil.
Herkesin ağzı ve ağzında bir dili var.
İşte ağzı olan konuşuyor demem bundan.
Bir anımı anlatayım; tanıdığım bir hastabakıcı vardı.
Cerrahi poliklinikte pansuman işiyle görevliydi.
Bir gün bana, “benim attığım dikişi cerrah atamıyor” demişti, şaşırıp kalmıştım.
Bir gömleğe düğme diker gibi konuşuyordu.
Yani bir insanın yarasına dikiş atmak, gömleğe ilik açmak gibi basit bir işti ona göre.
Gülüp geçmiştim.
Şimdilerde bakıyorum da herkes yaraya dikiş atmasını öğrenmiş.
Hani yaramız çok ya!
Dikiş atan atana.
Bir de cerrah olsalar gam yemeyeceğim ama değiller.
Çevrenize bir bakıverin, siz de bu tür insanlardan bol miktarda görebilirsiniz.
Ağzı olanın konuştuğu, üstelik dinleyici de bulduğu karmaşık bir iklim kuşağındayız.
Ehliyet, liyakat, bilgi, deneyim laf –ı güzaf.
Ağzın laf yapıyor mu?
Konuş konuşabildiğince.
Nasıl olsa dinleyici bulursun.
Bilmem yanılıyor muyum yoksa bana mı öyle geliyor?
X
Yunanistan’da bir helikopter düştü, 4 kişi yaşamını yitirdi, ülkede 3 günlük yas ilan edildi.
Bizde bir helikopter düştü, 12 kişi yaşamını yitirdi, gözyaşları ve dualarla defnettik.
Bizde ve komşuda insana verilen değer ve saygıdan kısaca söz etmeye çalıştım.
Bilmem anlatabildim mi?...
|