Kurban Bayramından bir hafta öncesi, firari dana operasyonları başladı.
Tut tutabilirsen…
Etin kilosu şu olmuş, kemikli et ayrı fiyat, kara et ayrı fiyat, az yağlı ayrı fiyat, yağsız et ayrı fiyat, çık bakalım işin içinden…
Gaziantep’te canlı hayvan ihracatçıları vardı.
Şimdilerde var mı bilemiyorum.
Ancak dışardan canlı – cansız et aldığımızı biliyorum.
Yüzde 99 u Müslüman olan cennet ülkemde, kurban kesme yarışı olduğunu bilen egemen güçler, ilkin canlı hayvan ihracatımızı baltaladı.
Ardından, “sen böyle basit işlerle uğraşma kardeş, kurbanlık mı istiyorsun? Buyur sana angus” deyiverdi.
Batıda, sığır anlamına gelen bu mübarek hayvana dalıverdik.
“Ben düne kadar canlı hayvan ihracatı yapıyordum, bu angus da nereden çıktı?” diye sormak, sorgulamak aklımızın ucundan bile geçmedi.
Kurban Bayramına bir hafta kaldı.
Hadi bakalım, 7 kişi birleşip bir angus mu keselim yoksa herkes gücüne göre bir koyun, bir keçi alsın ve kur’anda olmayan bir dini vecibeyi yerine mi getirelim diye bir düşünce aldı bizi.
Biz bu konuyu düşünürken, dost ve müttefik ülkeler, Ortadoğu’yu Ortadoğu’nun petrol zenginliğini masaya yatırıp tartışmaya başladılar.
Bunları boş verelim, hadi biz Kurban Bayramımızı kutlayalım…
X
Binde beşlik memur ve emekli zammı, bütçeye 13 milyar liralık bir yük getiriyormuş.
Allah korusun, ya bu zammın oranı binde beş değil de binde altı olsaydı, kamu maliyesinin hali n’olacaktı?
Bir de şu taşeron işçiler var ya taşeron işçiler.
Güvencesiz, günübirliğine çalışan, yarını patronun iki dudağı arasında olan ademler.
Yani bir tür emek köleleri.
Bu konuda konuşan Maliye Bakanı, “işin içinden çıkamıyoruz” diyor.
Her işin üstesinden gelenler, taşeron işçiler söz konusu olunca işin içinden çıkamıyorlar.
Bu garibim taşeron işçilere, memurların yüzde üçünden iki puan daha aşağı bir puan verseler de onlar da sevinse diye düşünüyorum.
Memur ve emekliler köşeyi döndü de(!) varsın taşeron işçiler de dönüverse çok mu?...
|