Ülkenin içinde bulunduğu duruma kafamızı yormadan yerel seçimlere doğru koşuşturuyoruz.
Herkes biliyor ki tüm partilerde adayları Ankara belirleyecek.
Ancak kendine bir keramet varmış gibi ortaya atılan pek çok.
Bu koltuk sevdalılarının ne ekonomi umurunda ne komşu ülkelerle ilişkiler, ne dış politika, ne intiharlar, ne konkordatolar, ne fabrika yangınları, ne cinayetler umurunda.
En önemlisi, teröre kurban verilen şehitlerimiz bile umurlarında değil.
Şehide rahmet, yakınlarına baş sağlığı dilemeye bile dilleri dönmeyenler, belediye başkanı olabilmek için yırtınıyorlar.
Çünkü bunlar, yüce meclisteki 600 milletvekilinin konu mankeni durumunda olduğunu, naylon poşetle “iştigal” ettiklerini görüyorlar, seçilmişlerin safa sürdüğünü biliyorlar ve seçilmiş olmak için canhıraş çalışmalar yapıyorlar.
Başkan adaylarını belirleyecek olan Ankara ise bunlara gülüp geçiyor.
Bu arada Gaziantep’te seçim rüzgarı pek esmiyor.
Vallahi durum şimdilik bu.
Peki, yarın ne olur?
Safa sürenler de dahil, yakın bir gelecekte cefa günleri başlayacak gibi görünüyor.
Çünkü ekonomik daralma, kendini iyice göstermeye başladı.
Kabarık faturalardan, çarşı – pazar fiyatlarından yakınanlar gide gide çoğalıyor.
Ve yarın desteyle paramız olsa bile, alacak bir şey bulamama noktasına yaklaşıyoruz.
Hele şu 2018 yılı bitsin, hele şu 2019 yılına girelim, siz o zaman seyreyleyin gümbürtüyü.
Esas gümbürtü ise 2019 Mart ayı sonunda yapılacak yerel seçimlerden sonra kopacak ki herkes bunun farkında.
Görünen köy kılavuz ister mi?
100 gün politikasında neler olduğunu sormaya kalksanız, sağlıklı bir yanıt alamayacağınız da gün gibi ortada.
Tarım bakanının halka tavuk ve balık yemeleri durumunda, etin ucuzlayacağını söylemesine gülmeyen var mı?
Hadi size sevineceğiniz iyi bir haber(!) vereyim;
Milli Piyango İdaresi, yılbaşı biletinde en büyük ikramiyenin 70 milyon lira olduğunu açıkladı.
Gelin hep beraber sevinelim – mi?
|