Hiçbir duyarlılığımız bu kadar net ve keskin olamadı.
Yurdumun cevval insanı, naylon poşetin parayla satılmasına verdiği tepkiyi, hiçbir konuda sergilemedi.
Örnekler verelim;
Çocuklara tacize ve tecavüze, naylon poşet kadar tepki vermedi.
Kadın cinayetlerine tepki vermedi.
GDO’lu gıda maddelerine tepki vermedi.
Şeker fabrikalarının satışına tepki vermedi.
Okul önlerinde uyuşturucu satan soysuzlara tepki vermedi.
Çocuk gelin olaylarına tepki vermedi.
Öğretmenini dövenler, öldürenler için tepki vermedi.
Sağlıkçıları dövenler için, öldürenler için tepki vermedi.
Yapılan zamlara tepki vermedi.
Ülke nüfusunun neredeyse % 25 inin yaşadığı İstanbul’daki köprü geçiş ücretlerine, otoyollara yapılan zamlara tepki vermedi.
Ne yaptı?
Alış veriş merkezlerindeki, bakkallardaki, fırınlardaki 10 kuruşa, 25 kuruşa satılan poşet fiyatlandırmasına tepki gösterdi.
Gaziantep Anakent Belediye Başkanının, muhterem hemşehrilerine bezden yapılmış alış veriş çantasını bizzat ve şahsen eliyle dağıtması bile, 10 kuruşluk naylon poşet için gösterilen tepkiyi pek soğutamadı.
Ha bu paralı poşet konusunun bir de yararı oldu.
Bazı cevval girişimciler, alış veriş merkezleri önünde, semt pazarlarında tezgah açarak, ucuz poşet satıp rekabeti tetiklemelerin önünü açtı.
Hani serbest piyasa ekonomisi ya!
Yani ticaret hayatımızda yeni bir sektör oluştu;
Naylon poşet sektörü…
Sonuç olarak;
Çevre kirliliğini önlemek için uygulanan paralı poşet konusu, daha çevre kirliliği çözülmeden yeni bir sektörün oluşmasına bile yararı oldu.
Ve biz bu naylon poşet noktasındayken, MKE ürettiği mermi fiyatında indirim yaptığını gururla açıkladı.
Yani bol bol hedefe veya havaya mermi atabilirsiniz politikası.
De gel sevinme.
Naylon poşet için bunca telaşa, bunca sıkıntıya ne gerek var?
Hukuk, adalet, laiklik, liyakat naylon poşete girmiş, kimsenin umurunda değil…
|