Gazetelere bakıyorsunuz, birkaçında zam haberleri, diğerlerinde güllük gülistanlık haberler.
Televizyonu açıyorsunuz, sabah programı, kuşluk programı, öğle programı, akşam programı, gelin programı, kaynana programı, yemek programı, vurdulu kırdılı diziler, yitikleri bulma programları ve televizyon kargalarının tartışma programları.
Döviz durumuna bakıyorsunuz, dolar 5 bin 700 ile 5 bin 800, euro 6 bin 500 ile 6 bin 600 arasında gidip geliyor.
Bunlara bakmayı bırakıp, sokağa, caddeye yöneliyorsunuz.
İnsanlara bakıyorsunuz, yüzlerinden gerginlik akıyor.
İş durumuna, işsizlik durumuna bakıyorsunuz, ülke genelinde kaldırım mühendisliği egemen.
Kilis özelinde de 300 geçici işçi alınacak yere 4 bin 300 kişi başvuruda bulunuyor.
X
31 Martı geride bırakalı iki haftayı geçti, süreç sürüncemede sürünüyor.
Yani sağlıklı bir seçimi bile beceremiyoruz.
İçiniz kararıyor, bunalıyorsunuz.
Ben de ayni durumdayım.
Bu içinde bulunduğumuz durumdan birazcık kurtulmak ve bir şey düşünmemek için il dışına çıkıyorum.
Düşünmemeyi becerebilir miyim bilemiyorum.
Huzursuzluğumu bırakabilir miyim yoksa birlikte mi götürürüm onu da bilemiyorum.
Hadi Veli’nin oğlu Veli’yi de analım.
Sen rahat uyu Orhan Veli.
İstanbul’da yaşayanlar, İstanbul’a hala gözleri kapalı düşünüyorlar.
Ne diyelim?
X
İstanbul’a gidiyorum, orada yeterince huzursuzluk olduğundan dolayı sanırım kendi huzursuzluğumu unuturum gibi geliyor bana.
Bir hafta ya da on gün kadar yokum.
Fırsat bulursam yazmaya çalışacağım.
Kısa bir süre için esen kalın…
|