Siz de tanık olmuşsunuzdur;
Çoğu kişi bu “asgari ücret” sözcüğünü, “askeri ücret” olarak söyler.
Belki de “asgari” sözcüğünün “en az” olduğunu bilemez.
“En çok” u hiçbir zaman göremeyeceğimizi sandığım için, biz yine “en az” anlamına gelen, “asgari” yi kullanalım.
Her yıl Aralık ayında gündeme gelen, belli olduktan sonra da unutulan asgari ücret konusunda bir komisyon oluşturulur.
Bu komisyonda işçi, işveren ve hükümet temsilcileri bulunur.
Ve işçi temsilcileri her zaman azınlıktadır.
Bunlardan hiçbirinin geliri asgari ücretten değildir.
Bu komisyon üyeleri, sanki çok iş yapıyorlarmış gibi bir hafta, 10 gün, 15 gün gibi aralıklarla bir araya gelirler.
Ve belirleyecekleri asgari ücret, bir sonraki yıl için geçerli olarak açıklanıverir.
Asgari ücretin altında çalışanlar, hiçbirinin aklına bile gelmez.
Şimdiye dek tespit edilen asgari ücret rakamından, bu rakamla maaş alanlardan kimsenin memnun olduğunu görmedim.
Göreniniz var mı? Bilemiyorum.
Gelelim son duruma;
2020 yılı bitmeye 15 gün kaldı.
Yıl bitmeden, 2021 yılı için asgari ücret rakamı açıklanacak.
Ve inanıyorum ki yine kimse memnun olmayacak.
Çünkü çalışanı rahatlatacak, ekonomik soluk aldıracak bir rakam çıkmayacak.
Hep öyle olmadı mı?
Kasa boşaltılmış.
Hem de doğru diye dayatılan yanlış ekonomi politikalarla boşaltılmış.
Çeşitli ülkelere, çeşitli yardımlar yapıyoruz ama asgari ücrete, ekonomik olarak şaşı bakıyoruz.
Asgari ücretlilerimiz de sabırsız canım(!)
Kasa dolsun, bakın göreceksiniz, gelecek yıl asgari ücret 10 bin lira olarak belirlenecek(!)
Öyle olunca da belki ekmeğin kilosu 2 bin, etin kilosu 4 bin, fasulyenin kilosu 1500, kabak çekirdeğinin kilosu 500 lira olacak.
Yeni belirlenecek olan 2021 yılı asgari ücreti, henüz belirlenemedi ama şimdiden hayırlı, uğurlu, kademli olsun.
2022 yılı daha eyyi olur inşallah.
Yani ölme eşeğim ölme, çayır çimen çıkacak…
|