1950 li yılların başından itibaren, üyesi olduğumuz Birleşmiş Milletler’in çağrısı ile askerlerimizi Kore’ye göndermeye başladık.
Kore’de savaş vardı.
Savaşın kökeninde de en büyük rolü, yine dostumuz, müttefikimiz, canımız, kanımız Amerika oynuyordu.
Kore’ye neden asker gönderdik?
Bugün bile belli değil.
Kore Savaşında en çok şehidi Türkler verdikten sonra savaş bitti.
Kore gazileri davullarla zurnalarla karşılandı cennet ülkemde.
Ölenlerin dışında kimi kolunu, kimi bacağını Kore Savaşında kaybetmişti.
Devlet, sakat kalan Kore gazilerine, protez el – kol – bacak yaptırdı.
Bir de sembolik maaş bağladı.
Aramızda öyle dolaşmaya başladılar.
Ne ölüyorlardı ne de yaşamayı becerebiliyorlardı.
Kore savaşında yaşamları allak bullak olmuştu.
Tanıdığım bir Kore gazisinin adı deliye çıkmıştı.
Asıl adı Turgut Yüztaş’tı.
Kore’de kahramanlıklar göstermiş ancak akıl sağlığını orada bırakıp gelmişti.
Geçim savaşı vermek için önceleri fotoğraf çekerek yaşamını sürdürmeye çalıştı.
Beceremedi…
Peygamber olduğunu ilan etti.
Yeşiller giyip gezdi.
İnsanlar, yardım edeceklerine alay ediyorlardı.
1987 yılı mıydı 1988 yılı mıydı şimdi anımsayamıyorum, Kore gazisi Turgut Yüztaş, (Deli Torgut) yokluk ve yoksulluk içinde öldü.
xxx
Geçtiğimiz gün Muğla’nın Milas İlçesi’nde ölen Muammer Topçu da Kore gazisiymiş.
Kore gazisi Muammer Topçu’nun ölüm nedeni de “açlık ve soğuktan” olarak açıklandı.
Gerek Turgut Yüztaş gerekse açlık ve soğuktan ölen Muammer Topçu, bilmem hiç akıllarından, “bizim Kore’de ne işimiz vardı?” diye geçirdiler mi?
xxx
Çeşitli ülkelere asker gönderiyoruz…
Yani günümüzde de yeni Kore’ler var.
Bizim askerimiz, sanki dünya askeri.
Nerede karışıklık varsa Mehmetçiği oraya gönderen anlayış, biraz tarih okusa, biraz geçmişten ders alsa diye düşünmeden edemiyoruz.
Dünyada bizim gazimizden daha çok gazisi olan ülke var mıdır bilemiyorum.
Ve bir şeyi daha merak ediyorum;
Başka ülkelerden de çeşitli savaşlara katılanların sonu bizdeki gibi mi oluyor acaba?
Biz neden böyle olduk?
Kimi kime şikayet edeceğiz?
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıl dönümünde, TBMM sindeki gelişmelere göz yumanlar, “gazi” leri mi düşünecek?
Hepimiz toptan “Niyazi” olmuşuz da haberimiz yok…
|