Japonya’da esnaf sıkıntıdaymış.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu, yerli ve milli bir kurumumuz var.
Anadolu Ajansı.
Bu ajans, Japonya’da esnafa mikrofon uzatıyor.
Japon esnafı sıkıntıda diyor.
Patagonya’da da ayni sıkıntı var.
Afrika ülkelerinde de ayni sıkıntı var.
Hatta Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda gibi geri kalmış (!) ülkelerde de ayni sıkıntı var – mış.
Anadolu Ajansı’na yol göründü demektir.
Artık muhabirlerini dünya turuna çıkarabilir.
Niçin?
“Bakın, dünyanın her ülkesinde esnaf sıkıntıda, kepenk kapatıyor” demek için.
Yarın dünyanın çeşitli ülkelerinde üniversite öğrencileri, demokratik haklarını kullanarak eylemler yaparlar.
Anadolu Ajansı, acar muhabirlerini o ülkelere gönderir, “bakın buralarda da eylemler yapılıyor” haberleri yaptırılır.
Yani salt “bizde değil” haberleri.
X
Hadi siz bunlara boş verin.
Markete gidin ama tok gidin ve çocuklarınızı yanınıza almadan gidin.
Çocuklarınızı götürürseniz, Allah korusun, çikolata isteyebilirler, mahcup olursunuz.
Böyle haberleri okurken, Türkiye’nin basın özgürlüğü konusunda, dünya ölçeğinde nal topladığına inanasım geliyor ama içim burkuluyor.
X
Beklenen oldu, Muharrem İnce partisinden istifa etti.
İstifa edeceği partiyi eleştiren konuşmasını yaparken daha istifa bile etmemişti, “edeceğim” dedi.
Geç kaldı ama erken konuşmaya başladı.
Ve bunun üzerine gelen, “CHP parçalanmaya başladı” haberlerine ne demeli?
Yumul gazeteci, bu tür haberlere iyice yumul.
Yumul ki göze giresin.
X
Arada bir mizah yazıları yazmak istiyorum ama bakıyorum, zaten mizah ikliminde yaşıyoruz.
Mizah yapmaktan vazgeçiyorum.
Daha ne deyim?...
|