14 Şubat, yılda bir güne sığdırılmış sevgililer günüydü.
Böyle bir günde, bir türlü bitmeyen, bitirilemeyen terör, yurt sevgisi ile görev yapan asker, polis, sivil 13 kişiyi katletti.
Hem de yurt dışında.
Kuzey Irak, Gara’da.
40 yıldan bu yana, dost bildiğimiz emperyalist ülkelerin her türlü desteği ile ayakta kalabilen terör, bazen yavaşladı, bazen hızlandı ama bir türlü bitirilemedi.
40 yıldan beri terör çok can aldı.
Ülke genelinde teröre kurban vermeyen bir ev neredeyse kalmadı.
X
2015 yılında, 2016 yılında kaçırılıp tutsak edilen 13 görevli için 5 – 6 yılda bir şey yapılamaz mıydı?
Demek ki yapılamamış.
13 eve daha bomba düştü.
13 ana, 13 baba, 13 eş, çocuklar, kardeşler, arkadaşlar, yürekleri yana yana bu gençleri toprağa verdiler.
5 – 6 yıldan bu yana, onların kurtarılmasını göz ardı edenler, şehitlerin cenaze namazlarında saf tuttular.
Hem de yıllardır süren, “şehitler ölmez, vatan bölünmez” haykırışları arasında.
X
Dost bilinen ülkelerden terörü kınama ve taziye mesajları gelmeye başladı.
Bunların içinde ilginç bir mesaj var;
Yıllardır dost, müttefik ve stratejik ortak bildiğimiz Amerika’dan gelen mesaj.
Haberlere yansıyan bu ilginç mesajda Amerika, “haberler doğruysa kınıyoruz” diyor.
Neyse ki sonra, yarım ağızla olsa da katliamı PKK’nın yaptığını söyledi.
Ben bir şey anlayamadım.
Bir şeyi daha anlayamadım;
Terör kurbanı bu 13 şehit için, Milli Savunma Bakanı, yaptığı açıklamada “13 sivil vatandaş” derken, ne demek istediğini.
5 – 6 yıldır bu 13 kişinin asker mi polis mi sivil mi olduğu anlaşılamamış mıydı da bakan “13 sivil vatandaş” dedi?
Bunu da anlayamadım.
Şimdi bu 13 şehide rahmet, ailelerine baş sağlığı ve sabır dilemekten başka ne yapabilirim?
Hiçbir şey.
Ancak yüreğimin, en az aileleri kadar yandığını söyleyebilirim.
5 – 6 yıl içerisinde teröristlerin elinden alamadığımız bu 13 şehit bizi bağışlasın.
Bu şehitler için ulusal yas ilan edemedik.
Işıklar içinde uyusunlar.
|