Kutsal Ramazan ayına bir hafta kaldı.
Ramazan reklamları olmasa, sanki Ramazanın ne zaman geleceğini bilemeyeceğiz.
Bilmem reklamlara göz atıyor musunuz?
65 yaş üstü ve 20 yaş altı zaten televizyon izleyip duruyorlar diye düşündüğüm için, Ramazan reklamlarını anlatmam daha kolay olacak.
Televizyonlardaki reklamları da mutlaka izliyorsunuzdur.
Yiyecekte, içecekte, giyimde, turizmde Ramazan reklamları şimdiden gırla gitmeye başladı.
Dahası, iftarda ne yenir ne içilir, sahurda neler yemeli neler içmeli?
Bunları reklamlardan öğreniyoruz.
Herkes kendi ürününün reklamını yapıyor ve Ramazanı fırsata çeviriyor.
Hem de yerli ve milli diye.
X
Ramazan öncesinden başlayan ramazan reklamlarından çıkıp, Gaziantep’e gelirsek;
Reklama gerek yok.
Her kavşakta, her köşe başında mangallar kurulup, “cağırtlak” kebapları yapılacak.
Ve Gaziantepli bu mangalların önünde kuyruklar oluşturarak, dürüm sırası beklerler.
Çünkü yaptıkları iş hem yerli hem de millidir.
Reklama ne gerek var?
Bu konu Gaziantep’te bir gelenektir.
Dilerim sürer, sürdürülür.
Bu köşe başı günlük işletmeciler reklama gerek duymazlar.
Her Ramazan ayında müşterileri hazırdır çünkü.
X
Ramazan reklamları verenlere gelince; amaçları reklamla suret - i haktan görünüp para kazanma ve Ramazan ayını fırsat ayına çevirmektir.
Örneğin cocacolanın bile Ramazan ayında iftar açılacak bir içecek olarak reklamı yapılır.
Kökü dışardadır ama ramazanda verdiği reklamlarla artık yerli ve millidir.
Benim necip halkımın aklı gözünde olduğu için olsa gerek, her gördüğüne inanır.
Nelere inanmadı ki derseniz, saymayayım çok şeye inandı.
Çünkü burada saymaya kalksam, bu köşe yetmez.
Her şeye karşın inanmak güzel bir duygu.
Keşke inancımızla alay etmeseler.
Ve keşke Ramazan reklamlarıyla bizi kandırmaya çalışmasalar…
|