Ateş yakar, su söndürür denirdi.
Su ateşi söndürmüyor artık.
Siz başlıktaki sözcüklere dumanı da ekleyin.
Depremi de ekleyin.
Seli de ekleyin.
Beceriksizliği, duyarsızlığı, pişkinliği de ekleyin.
Ne olduğu, kim olduğu göçmenleri de ekleyin.
Bu göçmenlerin varsıllarına, yurttaşlığın para ile satılmasını da ekleyin.
Demografik yapının bozulmasını da ekleyin.
Kutuplaşmayı, ayrışmayı da ekleyin.
Bunca yıkıcı, üzücü olayların üstüne komediyi de ekleyin.
X
Böyle yıkıcı konuların, iktidar ve muhalefet çekişmesi yaratarak, siyasete yansıtılması çok üzücü, çok trajik ve çok gülünç.
Bunu anlayabilen, soran ve sorgulayan da çok az.
Orman yangınlarını muhalefet partileri çıkarmadı.
Böyle gerginlikler yaratmak, yangınları söndürmez.
Ormanlarda yaşanan yangınlar için sorumluluğu belediyelere yıkan orman bakanına ne demeli?
Ve bazı televizyon kanallarının, ülkede yaşanan orman yangınları haberlerine duyarsız kalıp, ilk haber olarak vermemesi ve geçiştirmesi nasıl bir haberciliktir?
Ülkeyi alev almış, hala “algı operasyonu yapılıyor” diyerek yangının söneceğini düşünenler var.
Oysa telaş ve korku içindeki halk canhıraş çalışıyor.
Dıştan gelen her yardım uçağını kabul etmeme mantığını anlayan var mı?
Ve yüreğiniz yetiyorsa bu yangın konusunda yazı yazın.
Bu gün benden bu kadar.
Benim yüreğim yetmiyor…
|