Eski dilden konuşmayı marifet sayan kesim, denge yerine “muvazene” sözcüğünü kullanır.
Bugün bir lise öğrencisine muvazene ne demek diye sorsanız, bileceğini sanmam.
Denge ne demek diye sorarsanız, yanıt vereceğini bilirim.
Buna karşın hala denge yerine “muvazene” sözcüğünü kullananlara sıkça rastlarsınız.
Konumuza dönersek;
Dolar 8 liraydı.
Aniden 18 liraya sıçradı.
Bir kısım insan, 5 kuruşunu 10 kuruş yapmak isterken yandı.
Denge yok.
Başka bir kısım insan, 100 lirasını 200 lira yapmak istedi.
Başardı.
Denge yok.
Dövizi aniden kim yükseltti, kim düşürdü?
Denge yok.
Döviz yükseldiğinde kim kazandı, kim kaybetti?
Düştüğünde kim kazandı, kim kaybetti?
Denge yok.
Kur farkı ödemesi diye bir düzen çıktı.
Denge yok.
Diyanet İşleri fetva veriyor, “faiz haram” diyor.
Denge yok.
Çarşı – Pazar enflasyon farklı, devletin kurumu TÜİK’ farklı açıklıyor.
Denge yok.
Olan, sıradan yurttaşa oluyor.
Çünkü denge yok.
Bunca dengesizlik varken, ben de dengesiz bir soru sorayım;
“Yumurtanın kolisi kaç lira oldu?”
Neden yumurta?
Garibanın katığı da onun için yumurta.
Yoksa siz havyar mı yiyorsunuz?
Zıkkımın pekini yiyin e mi?
Denge konusuna gelince;
A.Karakoç, yıllar önce buna yanıt vermiş.
“Biz ne bilek beyim, böyükler bilir…”
|