Bizim delilerimiz yetmezmiş gibi dünyanın delileriyle uğraşmaya başladık.
Kimi plajda, herkesin gözü önünde seks yapar kimi kafayı bulup, cadde ortasında çırılçıplak güya spor yapar.
Kimi taciz, kimi hırsızlık, kimi kargaşa uzmanıdır.
Aman ha karışmayın.
Hepsi de yabancı misafir.
Hani ensarız ya!
İstila diyemiyorum ama böyle giderse, daha tatsız olaylar yaşanabilir.
Peki, bizim muhterem politikacılarımız ne yapıyor?
“Benim babam senin babanı döver” politikasından öteye gidemiyorlar.
Zamlar piyasayı altüst etmiş umurlarında değil.
X
Petro ürünlerine bir gece bindirim yapılıyor, ikinci günün gecesi indirim yapılıyor.
Ben bu indirimlerden de bindirimlerden de bir şey anlamadığımı itiraf etmeliyim.
Neden mi anlayamıyorum?
Bir gün sonra madem indirim yapılacak, bir gün önce neden zam yapılıyor?
Ya da tam tersi; bir gün sonra zam yapılacaksa, bugün neden indirim yapılıyor?
Bir de yapılacağı ilan edilen zammın iptal edildiğinin bildirilmesi var ki gülmemek elde değil.
Anlayabilen var mı?
X
Yukarda sözünü ettiğim “benim babam senin babanı döver” politikası, seçime kadar süreceğe benziyor.
Seçim yapılınca, kim seçilirse seçilsin, her şey günlük güneşlik mi olacak?
İşte o konuda kuşkuluyum.
Sistemin yerli yerine oturması epey zaman alabilir.
Yani kimse sıkıntıların hemen biteceğini sanmasın.
O kadar da saf olmaya gerek yok.
Gerçi benim insanım iyidir, saftır, sabırlıdır ancak tahammül mülkü yıkıldığından olsa gerek, gerçekleri görememe gibi bir takıntısı vardır.
Çünkü gerçek olmasa da gördüğüne, duyduğuna inanmak gibi bir huyu vardır.
Tarım Kredi Kooperatifi marketlerindeki indirime bile inanıyor.
Bu özelliğinden dolayı, seçimden sonra da bazı sıkıntıları olacaktır.
Allah bu güzel, iyi, saf, özverili, sabırlı insanların yardımcısı olsun.
Amin…
|