İki haftalık aradan sonra yine birlikteyiz. Gaziantep'e geldiğimde ilk gördüğüm
trafikteki keşmekeş oldu. 7 ay önce giderken de trafik keşmekeşti döndüğümde daha
beter olmuş. Dilerim kent içi trafiğe bir düzen verilir. Gelelim konumuza; Politikada dil
bozulursa ne olur? Halkın, seçilmişlerden şimdiye dek duymadığı çirkin sözcüklere
rastlanır ne seçilmişlere yakışmayan bu sözcükleri, atanmışlar da kullanmaya başlar.
Seçenler izler, dinler, hayretler içinde kalır ancak seçilmişlerin ve atanmışların
kullandıkları çirkin söylemler halka da yansımaya başlar. Gide gide yalan çoğalır, güven
azalır. Böyle olunca düzen bozulur. Yalnız düzen halk için, sıradan insanlar için
bozulur. Seçilmişler için bozulmaz ya da bozulmadığı sanılır. Yönetenlerin keyfi yerinde
olduğundan, düzen onlar için pek de önemli değildir. Üstelik işlerine yarayabilir. Düzen
bozulmaya başlayınca, o düzeni kurmaya çalışan ve düzenle yönetilen insanların
davranışlarında da bozulmalar gözlenir. Düzen bozulmaya başlayınca, çeşitli krizler de
başlar. Bozulma belirtisi görünen insanlarda, krizleri fırsata çevirme özelliği gelişir.
Çünkü vicdan eğitimi veren bir okul yoktur. Herkes vicdanına göre davranmaya başlar.
Böyle bir düzende yarar gören yabancılar, o ülkeye akın akın göç etmeye başlarlar ve
kendi düzenlerini kurmaya girişirler. Ve gide gide hukuk yıpranır, adalet ülkeyi terk
eder, hak güçlünün eline geçer. Sevindirici olan duruma gelince; İyi ki bizim cennet
ülkemizde böyle bir durum yoktur. Yani kimsenin dananın altında buzağı aramasına hiç gerek yok.
Bilmem anlatabildim mi?...
|