Bugün size, herkesin gözleri önünde, her gün yaşanan kayıkçı kavgalarından söz edeceğim.
İlkin kayıkçı kavgası ne demek?
Bu deyimin kökeni nedir? Bunlardan başlayalım;
Kayıkçı Kavgası değimini, Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğü, “sonucu olmayan, bıktırıcı münakaşa” diye tarif ediyor.
Bu deyim, “hiçbir yere varmayan, kısır çekişmelerle yapılan kavgaları anlatan bir deyim” olarak da tanımlanıyor.
Bu Kayıkçı Kavgası değimi için, İstanbul’daki kayıkçılar üzerinden kültürümüze katılmış bir deyim de deniyor.
Şimdi gelelim günümüzde yaşanan kayıkçı kavgalarına;
Hem iktidardaki partilerde hem muhalefet partilerinde gördüğümüz kayıkçı kavgaları, kişiler üzerinde yapılıyor.
Yani tüm politikacılar, ulaşılması zor olan bir kayığa sahiplenme sevdasında.
Ve bu tür kavgalar, ne onların işine yarıyor ne de yurttaşları rahatlatıyor.
Üstelik yurttaşların politikaya ve politikacıya az kalan güvenini daha da azaltıyor.
Bu kavgaların çoğunun, parti disiplinine uymayı beceremeyen politikacılar tarafında yapıldığını da söylemeliyim.
Hele politikaya ve politikacılara ayar vermeye çalışan televizyon kargalarının kayıkçı kavgaları.
Gülmek istersin, gülemezsin, üzülürsün.
Ağlamak istersin, ağlayamazsın, üzülürsün.
Çünkü bu kavgaları görüp üzülmek, hep benim necip halkıma düşüyor.
Derken efendim, yurttaş da televizyonun kapat tuşuna basar, kayıkçı kavgalarını kapatır.
Tamam, kapatır da bu tüm siyasal partilerde yaşanan kayıkçı kavgalarını kapatabilir mi?
Hayır, kapatamaz.
Ne zamana kadar?
Ta ki onlar, akıllarını başlarına toplayıp, bu kayıkçı kavgalarını kapatıncaya kadar.
Peki, onlar bu kavgalarını kapatır mı?
Ne yazık ki ve üzülerek belirteyim kapatamıyorlar.
Kapatıp asıl işlerine dönebilseler, belki enflasyon düşer, zamlar durur, çarşı – pazar rahatlar, tacizler, tecavüzler, kadın cinayetleri, tırmanan şiddet durur, dolayısıyla sıkıntı içinde ve sinir harbiyle bocalayan halk da soluk almaya başlar.
Ve belki ülke genelinde yaşanan silahlı saldırılar, kavgalar ve şiddet önlenir.
Yeter ki kayıkçı kavgalarını bitirsinler.
Hadi gelin kavgaya neden olan bu kayığı takdir etmeyin(!)…
|