Demokrasi, herhangi bir sihri olmayan kutsal bir sözcük.
Dünyanın neresine, hangi ülkesine giderseniz gidin, demokrasinin tanımı bellidir.
Ancak kimi ülkelerde, herkesin kendi anlayışına ve meşrebine göre tarif ettiği tanımı vardır ki; o ülkelerin demokrasi ile yakından uzaktan ilgisi yoktur.
Demokrasinin işlediği sanıldığı bir ülkede, demokrasi hazımsızlığı varsa, -ki sanıldığına göre mutlaka yoktur da- o ülkede yaşayanlar istedikleri kadar çırpınsınlar, demokrasi ile tanıştıklarına kimseyi inandıramazlar.
Söylüyorlarsa, aymazlıklarına vermek gerekir.
Refleksi, duyarlılığı zayıflayan toplumlar, ne tür bir yönetim biçimi ile yönetildiklerini bilemezler.
Devlete olan vergisini ödememek için, çeşitli atraksiyonlar yapan iş adamlarının olmadığı toplumlarda, “vergi barışı” nın ne demek olduğunu kimse bilmez.
Barış içinde yaşadığı sık sık söylenen toplumlarda, çeşit çeşit açılımlardan söz edilmez.
Demokratik bir ülkede protestolara tahammülsüzlük olmaz.
Çünkü yöneticiler, protestoların nedenlerini masaya yatırarak tartışır ve çözüm yolları ararlar.
Bir ülkede demokrasi havarisi geçinen çeşitli etnik guruplar varsa, o ülkede var olduğu sanılan demokrasi sancılı demektir.
Her gün darbe, her saat suikast senaryolarının haber yapıldığı ancak altından hiçbir şey çıkmayan bu haberlere herkesin sessiz sedasın katlandığı bir ülkede, demokrasiden söz edilebilir mi?...
Uluslararası anlaşmalar gereği, işgal altındaki bir ülkeye gönderdiği askerinin başına, onu o ülkeye çağıran askerlerce çuval geçirilen ülke için ne bağımsızlıktan ne de demokrasiden söz edilebilir.
Dindar geçinen insanların yaşadığı bir ülkenin, dindar geçinen bir bürokratı, Amerika’da “günah kenti” olarak adlandırılan Las Vegas’ta, çevresindeki güzel hatunlarla kumar masasının başında görüldüğü iddia ediliyorsa, o ise bunun aksini kanıtlayamıyorsa ve o bürokrat hala konumunu koruyorsa, o ülkede sahtekarlık diz boyu demektir.
Böyle bir ülkede demokrasiden söz edilebilir mi?
Ediliyorsa, inanılabilir mi?
İnananlar varsa, onlara akıllı denilebilir mi?
Demokrasi sözcüğü, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi herhangi bir sihri olmayan kutsal bir sözcüktür.
Ancak bu sözcüğün ne demek olduğunu bilenler için öyledir.
Bilmeyenler çoğunluktaysa, o ülkenin iflah olması söz konusu değildir.
Bağımsızlığı, dik durmayı, ezmemeyi, ezilmemeyi, beceremeyen, iç ve dış ilişkileri dengede tutamayan ve demokrasi hazımsızlığı çeken ülkelerde yaşayanların, birbirlerine güveni kaybolursa, o zaman tünelin ucu görünüyor demektir…
Neymiş efendim?
Yazıyı, baştan başlayarak bir kere daha okumakmış efendim…
|