Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay Geziantep’e gelmiş.
Bizim gazete haberi “5 Saatlik Sır Ziyaret” başlığıyla verdi.
Bakan temaslarını basına kapalı yapınca, başlık da habere çuk oturmuştu.
Bakanın yanında Kültür Varlıkları Genel Müdürü ve Döner Sermaye Genel Müdürü de varmış.
Sonrada gazetecilerinde bulunduğu bir ortamda, kazılara ayrılan kaynağın 40 kat arttırıldığını söylemesine sevindim.
Tarihin harman olduğu bölgede kazılar aralıksız sürecek demek ki.
Hani bir vali vardı, bundan önceki yazımda konu ettiğim vali…
O vali hala makamında oturuyor mu bilemiyorum ama doğu illerimizden birinde vali iken, turizmin ahlakımızı bozduğundan, bize bir şey kazandırmadığından, aksine çok şek kaybettirdiğinden söz etmişti.
Kültür ve Turizm Bakanı o zaman yine Ertuğrul Günay dı.
Valini böyle bir açıklaması üzerine bakan ne yaptı acaba diye düşünmeden edemiyorsunuz.
Vali baktı ki ses eden yok, bu kez de tarikat odaklı bir toplantıya katılmış ve 1950 yılında CHP’nin kapatılmasının, İnönü’nün de tarihe gömülmesinin gerektiğini söylemişti.
Şimdi o vali hala makamında oturuyor mu acaba diye sormakta haksız mıyız?
xxx
Efendim adam İstanbul’da bir ilçenin milli eğitim müdür vekili.
4 yılda 160 ülkeye gezmeye gitmiş.
Aslında buna gezi demek yanlış olur.
Adam bilgisini, görgüsünü arttırmak ve gittiği ülkelerde eğitimle ilgili gördüğü yenilikleri, gelişmeleri ülkesine taşımak için kendini heder etmiş(!).
Ve şükredelim ki bulunduğu ilçe milli eğitim müdürlüğü koltuğunda vekaleten oturuyor.
Ya asaleten otursaydı?...
Müdür vekilliğini yaptığı Eyüp İlçesi’nde sınıflar en az 60 kişilikmiş.
Aynı ilçenin öğretmen açığı sayısı da yaklaşık 200 müş.
Ne var bunda diyeceksiniz ama demeyin.
Müdür vekili “Eyüp ilçemizin bu tür basit sorunlarını nasıl çözerim?” diye 4 yıl boyunca 160 ülke dolaşarak çözümler aramış…
Bulmuş mu bulamamış mı bilemiyoruz ama Başbakanın yakın akrabası ve soyadının da Erdoğan olması nedeniyle münafık basının manşetlerine düşmesi, muhteremi biraz üzmüştür.
Bakarsınız yarın, “ben eğitim için neler yapıyorum, basın neler yazıyor? Her şeyi çarpıtıyorlar. Ben aslında 4 yılda 160 ülkeye değil, 3 yıl 11 ayda 159 ülkeye gittim.
Basın abarttıkça abartıyor canım” diye mana ve ehemmiyeti büyük bir demeç de patlatabilir.
Ve son söz; Milli Eğitim Bakanı hanfendi, böyle bir müdür vekiliyle iftihar etmeli, onu en yakın zamanda ya İstanbul Milli Eğitim Müdürü yapmalı ya da Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarlığına atamalıdır.
Olur mu? Olur…
Dünyayı gömüş adam, nesi eksik?
Neden olmasın?
|