|
Bundan önceki yazımın başlığı “Eğitimde Eksen Kayması” idi.
81 il içerisinde 80. Olan Gaziantep’te ne kadar da eğitimci varmış?
Tanıdık tanımadık birçok eğitimciden elektronik postayla, kendilerine haksızlık yaptığım mesajları aldım.
Dahası, beni Gaziantep’te sanıp, telefon masrafına giren eğitimciler de oldu.
Neymiş efendim?
Gaziantep’te eğitimci varmış…
Üniversite sınav sonuçlarından da anlaşıldığı gibi 81 il içerisinde 80. Olduk.
Onlar istedikleri kadar eğitimciyim de eğitimciyim desinler.
3 – 5 bireysel başarıyla övünmek de gazetelere tam sayfa dershane reklamları vermek de boşuna.
Kimi kandırıyorlar?
Sonuç ortada…
xxx
Dünyada tehdit alan 5 liderden biri bizim başbakanmış…
Başbakana kendi partisinin gurubuna girerken bile bir koruma ordusunun eşlik etmesi bundandır demek ki.
Hele hele şimdilerde dışarıdan ithal edilen 3 keskin nişancı yaygarası var ki…
Sormayın gitsin.
Bu arada Dış İşleri Bakanı’nın kızının nikah şahitliğinden dönüşte “n’olur başbakanım bir fotoğraf, bir fotoğraf” diye başbakanın yolunu kesen gurbetçi kadın hiç dikkate alınmadı.
Maazallah ya canlı bomba olsaydı…
xxx
Kocaeli’nin Gebze İlçesindeki yangını 4 gündür söndüremeyen devlet, ülkenin yangınını nasıl çözecek?,
xxx
Çuvaldızı hep başkalarına batırıyoruz, haydi biraz da kendimize iğne batıralım;
Gaziantep’te ki 5 televizyon kanalı, üç hafta üst üste verdiği ortak yayın için, bu yayınlar sırasında başkana çanak sorular sormak için,
Her televizyon kanalı kaç kuruş aldı?
Bu akçeli yayın gerçekleştirilirken tüm kanallara aynı ücret mi ödendi?
Farklı ücret mi ödendi?
Ve en önemlisi; bu tür yayınların akçeli yapılmasının, basın meslek ilkelerindeki yeri akıllara geldi mi?
xxx
Osmanlı hanedanından Osman Nabi Osmanoğlu’nun cenaze törenindeki güzel torun, benim yaygın ve saygın basınımca gündeme oturtuldu.
Kim bu Osmanlı torun?
Roksan Kunter…
Kız zaten haberciymiş ama dedesi ölünce haber malzemesi oluverdi.
İşte bizim gazetecilik anlayışımız…
Ve son söz;
Türkiye bir türlü serinleyemiyor.
Yönetim sıcaklığı, koruma sıcaklığı, terör sıcaklığı, yoksulluk sıcaklığı, üstüne üstlük bir de hava sıcaklığı.
Sıcaklık, sıcaklık, sıcaklık…
Serinlik hala çok uzaklarda mı?
Yoksa 12 Eylül referandumundan bir hayır çıkar mı?
|
.jpg)
.gif)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg){kind=small}
Ekleyen: Hüseyin TOPRAK 
Tarih: 22.7.2010 
İzlenme: 
Yazdır:
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
(1).jpg)
