Kurban Bayramında kurban kesmek isteyenleri bir kaygıdır aldı.
Kurbanlık canlı hayvanın kilosu şimdiden 12 lira.
Yarın kaç lira olur bilinmez.
Üstelik kurbanlık hayvan kıtlığı da var.
Geçtiğimiz yıl canlı kurbanlığın kilosu 6 – 7 lira arasındaydı.
Bu yıl şimdiden ikiye katlanmış durumda…
Diyanet İşleri Başkanı önce “kesilmeyebilir” diyor.
Daha sonra “araştırdık, yeterli rezervimiz varmış, kesilebilir” diyor.
İstanbul Müftüsü de “kesilmeyebilir” demişti.
İkisi de profesör.
Hem de ilahiyat profesörü.
Aslında konuyla ilgili açıklama yapması gereken Tarım Bakanı.
Bakandan şimdilik ses soluk çıkmıyor.
Çıksa bile, son sözü başbakanın söyleyeceğini bildiğinden olsa gerek, kurbanlık konusuna hiç değinmiyor.
Kurban kesmenin amacı, bir tür sosyal paylaşımdır.
Varsıl olan keser, üçte birini kendine ayırır, üçte ikisini ihtiyacı olduğunu bildiklerine dağıtır.
Günümüzde böyle mi?
“Kan akıtmak” alışkanlık haline gelmiş ya!
İlle de kurban kesecek, kan akıtacak…
Memurun, işçinin, emeklinin maaşı belli.
Bazılarının bir maaşı, bir kurbanlık koyun almaya yetmeyecek ölçüde.
Ülkede et sıkıntısı da var.
Ha bire dışarıdan canlı hayvan ithalatı yapıyoruz ama yine de et fiyatları düşmüyor.
Başbakan bir icraatın içinden programı yaptırıp, tüm televizyonların ortak yayınlayacağı programa çıksa; “sevgili vatandaşlarım” diye başlasa ve “biliyorsunuz ülkede et sıkıntısı var. Küffar ellerinden canlı hayvan almamıza karşın et fiyatını düşüremedik. Bu yıl da kurban kesmeyiverin canlarım” dese.
Diyebilir mi?
% 99 u Müslüman olan ülkede, kurban kesme alışkanlığının önüne geçebilir mi?
Böyle bir konuşma, 2011 yılı haziran başında yapılacak olan genel seçimleri ne kadar etkiler?
Kimsenin bu konuda konuşmuyor olması, belki de seçimler yaklaştığı ve ters bir konuşmayla seçimin zora gireceğini düşündükleri içindir.
Öyle de olsa benim güzel halkım bu konuda bildiğini okuyacaktır.
Borç – harç, taksit – maksit, küçük – müçük bir kurbanlık alacak, kesecek, kan akıtacaktır.
Hani alışkanlık dedik ya.
Siz istediğiniz kadar, “din kurallar toplamıdır, dinde alışkanlık olmaz” deyin boşuna…
|