12 Eylül halkoylaması öncesi miting meydanlarında, iktidar partisinin en çok dillendirdiği konu; “12 Eylül darbecilerinden hesap soracağız” şeklindeydi.
Halkoylaması % 42 hayıra karşılık % 58 evetle iktidar partisinin istediği biçimde sonuçlandı.
Halkoylaması yapılacak tarihin 12 Eylül olarak belirlenmesi bile, 12 Eylülcülerden hesap sorulacağını çağrıştırdığı içindi.
Halkoylamasında çıkacak evetlerin 12 Eylülcülere yargı yolunu açacağı, beyinlere oya gibi işleniyordu.
Aradan neredeyse 2 ay geçti.
12 Eylül darbecilerini soruşturan Ankara savcısı görevsizlik kararı verdi.
Evetçiler, neye ve niçin evet dediklerini unuttukları için olsa gerek hüsrana uğramadılar.
Düşünen insanlar, bu işin zaten böyle olacağını biliyorlardı.
Onlar hiç umut kırıklığı yaşamadılar.
Savcının görevsizlik kararıyla, 30 yıl önce 12 Eylül darbesini yapanların dosyası ortada kalıverdi.
Bu dosya ne olacak?
Şimdilik belli değil.
Bu işe en çok sevinene gelince;
90 yaşına merdiven dayamış bir paşanın, Marmaris’ten yükselen kahkahasını duyar gibi oluyorum diyeyim de en çok sevinenin kim olduğunu siz bulun.
Şimdi ne olacak?
Hiçbir şey olmayacak.
Güneş, her zaman olduğu gibi doğudan doğacak, yine her zaman olduğu gibi batıdan batacak.
Yaygın ve saygın basın sahnedekini alkışlamayı sürdürecek.
Toplum mühendisi geçinen bazı laf cambazları, televizyon ekranlarına çıkarılarak ahkam üstüne ahkam kesip, halkın kafasını karıştırmaları sağlanacak.
xxx
Dünkü “Kurbanlıkta Sıkıntı Yokmuş, Ya Fiyatlarda” başlıklı yazımda, kurbanlarını uygun olmayan yerlerde kesip çevreyi kirletenlere verilecek cezanın 5 kat arttırılarak 780 liraya yükseltildiğini yazmıştım.
Ceza var da ben rakamda yanılmışım.
Ceza rakamını doğrusu 792 lira olacak efendim.
Ceza rakamını küçültemediğim için üzgünüm…
|