Sözüm ona Lizbon’da onaylanmadan önce Türkiye’nin bu Füze Kalkanı Projesi ile ilgili bazı ön koşulları vardı.
Neydi bu ön koşullar?
Öncelikli olarak bunun bir ABD değil de bir NATO projesi olarak gündeme getirilmesiydi ki…
Aslında bu proje daha başından beri bir NATO projesiydi ve bu nedenle bu türlü bir talebin çok da anlamlı olmayacağı açıktı.
Diğer bir ön koşul Projede tehdit kaynaklarının isminin belirtilmemesiydi ama hem füzelerin Türkiye’de konumlandırılışı, hem de zirvede Fransa Cumhurbaşkanı tarafından yapılan tehdidin İran olduğu vurgusu bu ön şartın hiçbir anlamı olmadığını ortaya çıkardı.
Ayrıca “Biz kediye kedi deriz.” şeklindeki açıklamaları da zaten konuyla ilgili hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak kadar netti. Dolayısıyla hedefin bir yönüyle İran olduğu hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak kadar açıktır.
Ön koşullardan bir başkası da bu füzelerin engellenmesiyle oluşacak nükleer serpinti konusuydu ama ne yazık ki o konuyla ilgili olarak inandırıcı hiç bir açıklama yapılamadı.
Bir diğeri de komutanın kimde olacağıydı. Zaten bu proje bir NATO projesiydi ki ve konu üye olan 28 ülkeyi ilgilendiriyordu. Dolayısıyla kendi projelerinin düğmesini zaten Türkiye’ye vermeleri beklenemezdi.
Ama işte bu konuların tamamı uzun bir süre iç siyaset malzemesi olarak Türk kamuoyunun önüne atıldı ve sanıyorum yeteri kadar da oyalanıldı.
Şimdi soralım.
Yeni hazırladığınız MGSB yani Milli Güvenlik Siyaset Belgesi, bir başka adıyla Kırmızı Kitap’da İran tehdit olmaktan çıkarılmadı mı?
Hem sadece İran’da değil İran’la birlikte Irak, Suriye ve Yunanistan’da tehdit olmaktan çıkarılmadı mı?
Peki, o halde eğer İran tehdit değilse ki İran hiç bir şekilde Türkiye için tehdit değildir.
İran’dan atılması düşünülen füzeler, bu füzelerin menzilinin de uzmanlarınca yapılan açıklamalara göre çok da uzun olmadığı göz önüne alınırsa anlaşılacaktır ki bu füzelerin hedefi esas olarak ABD, AB ya da İsrail değildir.
Durum böyle olunca İran’ı hedef alarak Türkiye’ye konuşlandırılacak füze sistemi neyin nesi?
Ayrıca bu füzesavar sitemi ülke içinde nereye konuşlandırılacak?
Aslına bakarsanız burada tamamıyla ABD tarafından bir taşla iki kuş vurabilme hesabı yapılmaktadır.
Hedef İran olduğuna göre bu füzelerin yerleştirileceği yer, esas olarak İran sınırına çok yakın bir yer olmalıdır ki İran’dan atılan füzeler daha atıldığında imha edilebilsin.
Hal böyle olunca da bu ilk akla gelecek yer haliyle ülkemizin Güney doğusu olacaktır.
Güneydoğuya kurulacağı varsayılan Füze Savunma Kalkanı’nın füzesavar olmasının yanında 15 kilometre’nin altında uçan uçaklara karşı uçaksavar olarak da kullanılabileceği göz önüne alınırsa.
Bu sistemin özellikle Türkiye’nin Güneydoğusunun NATO korumasına verilmesi anlamına gelir ki Kuzey Irak için bunu bizzat başbakan istemişti.
Ayrıca İran’dan atılacağı varsayılan füzeler…
İmha edildiğinde ve özellikle bu füzelerin bazılarının Nükleer başlıklı olabileceği de göz önünde bulundurulursa meydana gelecek nükleer serpinti nereyi etkileyebilir?
ABD ve AB ülkelerini mi?
Hayır!
Sadece ve sadece Türkiye’yi
Başka hiç bir yeri değil…
Yani kısacası, kurulacak füze sistemi bizi İran’la bir daha onarılamayacak şekilde düşman etmenin yanı sıra, Çernobil’i içimize taşıyacak ve ayrıca Güneydoğuyu NATO’nun korumasına terk edecektir.
Benden söylemesi… |