Çok konuşkan bir toplumuz.
Hele ki belli dönemlerde…
Örneğin; şimdilerde bir genel seçim dönemindeyiz ya!
Açın televizyonunuzu, kanal kanal dolaşın.
Hemen hemen her kanalda bir gurup insan oturtulmuş, hepsinin ağzı da var dili de.
İşte bundan dolayıdır ki “ağzı olan konuşuyor…”
Dikkat edin, bu televizyon bülbüllerinin hiç biri, hiç bir konuda uzlaşamazlar.
Doğal olarak her birinin ayrı pencereleri vardır ve olaylara hep kendi pencerelerinden baktıkların için, birinin “ak” dediğine öteki “kara” der, başka biri “yok yok yeşil” diye itiraz eder.
“Aklın yolu birdir” gibi, “doğruya parmak kaldırmak” gibi dertleri, sorunları yoktur.
Bu tür tv. bülbülleri için bu söylemler hiçbir anlam ifade etmez.
Koca koca ekonomi profesörleri ekonomiyi tartışır, tartışılan konu bir türlü sonuca bağlanmaz.
Koca koca ilahiyat profesörleri dini bir konuyu tartışırlar ama her ne hikmetse bir sonuca bağlayamazlar.
Bu günlerde siyaset bilimcileri, günümüz siyasetini tartışıyorlar.
Bu muhteremler de pek uyuşamıyorlar.
Neden?
Çünkü işledikleri konuya hep taraflı bakıyorlar da ondan.
Oysa bu işin bir de kitabi yönü vardır ama bu yön onları hiç mi hiç ilgilendirmiyor.
Varsa yoksa birilerine mesaj yollamak, birilerini yalamak…
Falanca partinin genel başkanı, kendi partisine oy vermediğini bildiği halde birini milletvekili adayı göstermiş.
Tartış babam tartış.
Bu işleri sanki o genel başkandan çok daha iyi biliyorlar.
Efendim, filan partinin genel başkanı da falanca ismin üstünü çizmiş.
Tartış babam tartış…
Lider sultasını, tek adamlığı, sistemi, seçim yasasını, siyasi partiler yasasını tartışmak, bunların boyunu aştığı için, ancak boylarının ve akıllarının ereceği konuları tartışabilirler.
Hem de her biri, kendi düşüncesinin doğru olduğunu kanıtlamak için bin dereden su getirerek, afaki örnekler vererek kanıtlamaya çalışır.
Bu arada bunları izleyenlerin de kafaları karıştıkça karışır.
Onun içindir ki çoğu kimse televizyonlarda ahkam kesen bu bülbülleri ciddiye almıyor.
Bunlar ne derse desin, yarın yapılacak genel seçimde seçmen yine bildiğini okuyacak.
Çünkü bu bülbüllerin çoğunun yüzünü görmekten usandı ve söylediklerine bir anlam veremiyor.
Bu günlerde bir de çeşitli partilerden milletvekili adaylarını ekrana toplayarak tartıştırıp izlenirliğini arttırmak isteyen kanallar var.
Adaylar da seçmene şirin görünme uğruna ağızlarına geleni söylüyorlar.
Hani politikada kandırmaca modası var ya!
13 Haziran günü seçmeni kimin kandırdığını, kimin kandıramadığını anlayacağız.
Tabi ki onlar da anlayacaklar ama bazıları için iş işten geçmiş olacak.
|