Hani görünmez kaza derler ya!
Kazanın görünmezi olmaz.
Benim cennet ülkemde kaza göz göre göre gelir…
“Hayaldi gerçek oldu” kazasına karşı başka bir kaza üretilir;
“Gerçekti hayal oldu” gibi başka bir kaza…
Bunun adına da politika denir.
Geçtiğimiz cumartesi günü Başbakan Van’da “memo – zin” i anlatıyor.
Buyurun size başka bir kaza;
Üstelik sinema filmi bile yapılmış bir kaza.
Bir bakıyoruz, AKP’den Gaziantep birinci sıraya Ankara’dan paraşütle gelen milletvekili adayı Hüseyin Çelik de Van’da.
Hem de başbakanın sağ cenahında.
Şimdi “ne var bunda?” diye soracaksınız ve ardından ekleyeceksiniz; “tabi ki orda olacak. Çünkü Hüseyin Çelik Van’lı…
Ve yüce mecliste hala Van milletvekili olarak bulunuyor…”
Etmeyin, eylemeyin.
Hüseyin Çelik şu anda Gaziantep’te birinci sıra adayı.
Madem Vanlıları bunca seviyor, oradan niye aday olmadı?
Hüseyin Çelik Gaziantep’te kaygılı bir demeç vermişti.
Gaziantep’te yayınlanan tüm yerel gazeteler de bu demeci kullanmıştı.
Ne diyordu demecinde?
“Bu seçim, AKP ile Ergenekon arasında geçecek…”
Gaziantepli değerli seçmenlere, özellikle de Hüseyin Çelik’e oy vermeye hazırlanan AKP tabanına ehemmiyetle duyurulur.
xxx
Merkezi Kütahya’nın Simav ilçesinde yaşanan ve ülkenin yarısını salladığı söylenen 5.9 şiddetindeki depremin üzerinden neredeyse bir hafta geçti.
Devlet bütün olanaklarıyla Simav’da deniyor ama bazı münafık gazeteler her 4 aileye bir çadır verildiği haberleri ile milletin kafasını karıştırmaya çalışıyorlar.
Seçim sıkıntısı içinde, deprem olmayan bölgelerde nutuk atmaktan elimiz değerse, her aileye 4 çadır vereceğiz ama ne yapalım ki seçimler belimizi büküyor.
Miting alanlarında nutuk atmaktan, birbirlerine sataşmaktan, birbirlerini aşağılamaktan, belden aşağı vurmaktan bir fırsat bulabilseler, yepyeni bir Simav kenti kuracaklar ve Simavlıları bu yeni kente yerleştirecekler ama ne yapalım ki seçimlere çok az bir zaman kaldı.
Yani başımızın çaresine düştük.
Simavlılar da kendi başlarının çaresine balsınlar.
Yok efendim gümüş madeninde patlayan siyanür havuzlarıymış, halkın sağlığıymış, kusura bakmayın, bu gibi küçük işlerle uğraşacak ne zamanımız var ne de Simavlılara ayıracak çadırımız…
Biz şimdi yaklaşan seçimlerle meşgulüz ve kararsız seçmenleri kazanmaya çalışıyoruz.
Bütün çabamız, boş bıraktığımız ceylan derisi koltuklarımıza 13 Hazirandan sonra yeniden kavuşmak.
Hani mahkeme kadıya mülk ya!
Hem daha yapacak çooook işimiz var.
İşimizi bitirsek eyvallah.
Henüz işlerimizi bitiremedik.
Bize bir fırsat daha verin, hem kendi işlerimizi bitirelim hem de sizin işinizi bitirelim.
Hatmi kelam…
|