“….. Personelimin hak ve hukukunu koruma sorululuğumu yerine getirmeme engel olduğundan” dedi ve bulunduğu Genel Kurmay Başkanlığı makamından istifa ettiğini açıkladı.
Ardından Hava, Deniz ve Kara Kuvvetleri komutanları da istifa ettiler.
Yetkili ağızlar, “kuvvet komutanları zaten bir ay sonra emekli olacaklardı” dediler ve karara saygılı olduklarını söylediler.
Genel Kurmay Başkanı Işık Koşaner, bu tavrıyla dik bir duruş sergiledi.
Kendisinden önceki Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, ondan önceki başkan Yaşar Büyükanıt, ondan öncekisi Hilmi Özkök, personelinin hak ve hukukunu koruduklarını sandıkları için mi süreleri dolduğunda ayrıldılar?
Demek ki koruduklarını düşünüyorlarmış…
Durum artık o kerteye gelmiş ki, uzman çavuşundan orgeneraline varıncaya kadar çeşitli rütbe ve kademeden 250 asker içeri tıkılmış, tutuksuz yargılanıyorlar.
Bir kısmı bu ay ki Yüksek Askeri Şura toplantısında terfi edecek ama askeri kurallara göre bir gün bile tutuklanan subay terfi alamıyor.
Yüksek Askeri Şura öncesi Genel Kurmay Başkanı, Cumhurbaşkanı ve başbakan sık sık zirve toplantıları yapıyorlar, Genel Kurmay Başkanının hiçbir önerisine sıcak bakılmıyor.
Genel Kurmay Başkanı ve 4 kuvvet komutanı da tavırlarını dik bir duruşla sergiliyorlar.
Özal dönemi Genel Kurmay Başkanı Necip Torumtay’dan sonra, TSK’nin en üst kademesinden bir omurgalı duruş daha…
xxx
Karadeniz için özel birlik kurulacakmış.
Yarın Doğu için, öbür gün Güneydoğu için, daha sonra İç Anadolu için, derken Eğe için ardından Trakya için özel birlikler kurulur.
Böylece bu bölgelerin güvenliği sağlanmış olur da bu özel birliklerin başına getirilecek asker sıkıntısı çekilmez mi?
Çünkü uzman çavuşundan orgeneraline 250 kişi tutuklu ya!...
Şimdi biz böyle diyoruz ama daha daha sonra beldeler için, ilçeler için hatta köyler için özel birlikler kurmaya çalışılırsa.
Olmaz olmaz demeyin.
Olmaz diye bir şey tanımayan, gözü pek yöneticilerimiz oldukça, olmaz diye düşündüğümüz çok şeyi olur yapacaklarından emin olun.
Bakın bugün kutsal Ramazan ayının ilk günü.
Yurdun her köşesinde iftar çadırları açılacak, açlar, bir öğünlüğüne de olsa doyurulacak, camiler gülsuyu ile yıkanacak, % 99 u Müslüman olan cennet ülkemde yaşayan yurttaşlar teravih namazlarına koşacak.
Ve herkes oruç ibadetini yerine getirmenin huzuruyla sonunda bayram edecek.
Herkes birbirine sarılarak bayramlaşacak.
Hatta Ramazan Bayramı’na neden Şeker Bayramı dendiği için kısır tartışmalar yapılacak, televizyonlarımız ramazan programları üretecek, gazetelerimiz ramazan köşeleri yapacak ve dini kitapları kupon ile dağıtmaya başlayacak.
Tutuklu yargılananlar, hatta bu tutukluluğu 3 yıla dayananlar kimsenin aklına gelmeyecek.
Genel Kurmay’a yeniden çeki-düzen verilecek.
Yani kriz miriz yok ağalar beyler.
Her şey güllük gülistanlık.
Bakın, bugün toplanırsa Yüksek Askeri Şuradan’dan çıkan kararların ardından bir çok subay emekliye sevk edilecek, bir çoğu da -belki- istifa edecek.
İstifa edenler de emeklilikleriyle baş başa kalacak…
Ve son söz; kimse merak etmesin, sömürgeci güçlerin yol haritası, isteklerine uygun biçimde biçimlendiriliyor…
|