Hani mitinglerde sık sık atılan bir slogan var;
“Susma, sustukça sıra sana gelecek” diye…
Geçtiğimiz cuma günü akşamı, Gaziantep Radyo Televizyon (GRT) dan bir programa davet edilmiştik.
Program konukları gazeteci dostlarım Atilla Karaduman ve Ali Atalar ile birlikte yerel seçimler konusunu tartıştık.
Sevgili Atilla, konuşması sırasında, mitinglerde sık sık atılan bir sloganın geçmişinden söz etti.
Neydi o slogan?
“Susma, sustukça sıra sana gelecek…”
Onun sözleri bitince, bu sloganın yeni bir söylem biçimini de ben dile getirdim.
Hani konuşanlar, bir kulp takılarak toparlanıp göz altılarına alınıyorlar ya!
Ben de “konuşma, konuştukça sıra sana gelecek” dedim.
Çünkü iktidarın istediği de bu.
Kimsenin konuşması istenmiyor.
O an aklıma gelen, doğaçlama olarak kullandığım bu slogan değişikliğine iktidar mutlaka memnun olmuştur.
Onlar, “konuşma, konuştukça sıra sana gelecek” diye açıkça söyleyemedikleri için, bunu bir televizyon programında benim söylememden pek hoşnut olmuşlardır.
Benim bu slogan değişikliğinden amacım, iktidarın hoşuna gidecek sözü söyleyip onları memnu etmek değil.
Ama onlardaki amacın, herkesin suskun olmasını istediklerini bildiğim için, eleştirel bir değişiklik yapmıştım sloganda…
Bu biçimde bir slogan, iktidarın tabi ki işine gelecek.
İktidar, altında kalacağı bazı eylemlerin konuşulmasını ister mi?
Bunun adı, “benden sonra boran” politikasıdır.
Bunun adı, “ben yoksam ülke batar” anlayışıdır.
Hukuka, yasalara, dolayısıyla insana saygısızlığın, en belirgin yöntemlerini görmediğimiz gün geçmez oldu.
Sağınıza, solunuza, önünüze, arkanıza, çevrenize bir bakıverin, bol miktarda kara mizah olaylarla yüz yüze geleceksiniz.
Yakıştırma olarak söylediğim, “konuşma, konuştukça sıra sana gelecek” tekerlemesini, ben zaten kara mizaha dikkat çekmek için söyledim.
Yoksa bu kara mizah söylemde, “susma, sustukça sıra sana gelecek” sloganındaki sıcaklık, isyan ve yüreklilik olabilir mi?
Olsa olsa sinmişlik, pısırıklık, nemelazımcılık olur.
Bu karmaşık günler de geçecektir.
Çünkü bizim kültürümüzde, “mahkeme kadıya mülk değildir” diye güzel olduğu kadar tutarlı ve gerçekçi bir söylem vardır.
Bunun yanı sıra bu söylemi bilmezden, duymazdan gelenler de vardır.
Her tür olumsuzluğa karşın, umutsuzluğa kapılmadan, umudun zinde tutulması, birçok şeyi değiştirecektir.
|