Her yıl 12-18 Aralık tarihleri arasında yerli malı haftası kutlanır. Yıllardır okullarda yiyecek ve içecek yenilen bir haftanın ötesine geçilemeyen bu “önemli “haftada, aynen anladığınız gibi ithal malı yiyecekler, içecekler gırla gider…
Yabancı malı fındık, fıstıkla, yabancı malı içecekler tüm öğrencilerin masalarını süsler…
Belki öğrenci velilerinin getirdiği pasta ve börekler yerli olabilir ama ona da ne derece yerli denilebilirse…
Bir kısmınız hatırlayabilir…
Bundan bir süre önce bir reklam vardı…
Koca koca profesörlerin, yetkili, etkili birçok insanın oynadığı bu reklamda bir sakızdan yola çıkarak, paranın ekonomide nasıl dolaştığı oldukça güzel bir şekilde mizahi bir anlatım yoluyla anlatılıyordu.
İşte o olayda, paranın bakkaldan yola çıkarak nasıl dağıtıldığını öğrendik ama…
Bir şeyi atladık…
O sakız kimin sakızı?
Hangi ülkenin?
Yani anlayacağınız işi bakkala kadar getirdik ama öncesine bir türlü gelemedik…
Üreticisi kim?
Kim ithal ediyor?
Aslan payını hangi ülkeler alıyor? İşte orası belli değil…
Yani her zaman olduğu gibi esas aslan payını alan ortada yok…
O reklamda da anlatılan bir tüketim zinciri…
Peki ya üretim!
Üretim olmadan bir ülkenin kalkınmasına imkân var mı? Hep yaşıyoruz bir ülke kalınmak için önce üretecek…
Buradan sakın ola üretsin de nasıl üretirse üretsin türünden yabancılar adına uzak doğuda yapılan günlüğü bir dolardan insanların çalıştırıldığı fason üretim asla akla getirilmemeli…
Üretirsek kendi adına üretilmeli…
Yoksa kalkınma falan hepsi hikâye…
Yani bir ülke üretmeli…
Ürettiğini güçlü yabancılardan da olabildiğine korumalı…
Sonra bu ürettiklerini satmalı.
Elbette ne üretirseniz üretin, eğer ona pazar bulamıyorsanız bir süre sonra depolarınız dolar, stoklar birikir…
Ve kriz başlar…
Yani elbette üretilen mutlaka satılacak…
Tabi satılan da birikime dönüştürülecek…
Yani kalkınma, insanların gelir seviyesinin yükselmesi falan ancak böyle gerçekleşecek…
Bizde bu işler tam tersi, biz tamamen özellikle gümrük birliği anlaşmasından sonra tam pazar durumundayız…
Adamlar çok açık olarak İlerleme raporlarına bile yazıyorlar…
Diyorlar ki:
Sigara fabrikaları satılacak…
Başka…
Şeker fabrikaları yabancılara peşkeş çekilip GDO’lu mısır şurubunun tüketicisi olunacak onlar elbette böyle söylemiyorlar… Bunu ben söylüyorum…
Bankaların tamamı yabancılara geçecek, kalan 3-5 devlet bankası da elden çıkarılacak…
Hatta para yerine bilet basan milli piyango bile satılacaklar listesine aldırılıyor.
Yani diyeceğim; bir ülke kalkınmak için yerli malı üretmeli, onu da kullanmalı ama…
Bağımsız olamazsanız sadece tüketici olabilirsiniz, başka bir şey değil…
|