Biat kültüründe herkes tek seçici, tek kakar verici, tek belirleyici konumunda olanın kuludur.
Sistem böyle işler.
Bu sistemde araştırma, soruşturma, denetim, cezalandırma, aklama, yine tek seçici, tek karar verici ve tek belirleyici konumunda olanın iki dudağı arasındadır.
O ne derse doğrudur.
O ne derse o olur…
Aksini düşünmek, düşündüğünü söylemek olası değildir.
Böyle bir sistemin adına “höt höt sistemi” de diyebiliriz.
Höt hötten anlatmak istediğim korkutma, ürkütme, sindirme, pıstırma gibi demokrasilerde olmaması gereken ama günümüz demokrasisinde sıkça başvurulan çalgı aletleridir.
Kanaat önderi diye televizyonlara çıkarılarak konuşturulan televizyon bülbülleri, bu konuları dolaylı ya da doğrudan söyleyemezler.
Söyleme gafletinde bulunurlarsa ne olur?
Televizyon ekranlarından bir daha ötemezler.
Bunlar öyle klinik vakalardır ki ötemeyince de çatlarlar…
Biz böyle güllük gülistanlık bir ülkede bal – börek içinde(!) yaşayıp giderken, gelin bir de dünyanın haline bir göz atalım;
Ortadoğu’nun en büyük ülkelerindeniz ama yakın – uzak komşularımızı demokrasi getirme bahanesiyle, asıl amaç olan paylaşım uğruna karıştırdılar, parçaladılar ve karıştırmayı, parçalamayı sürdürüyorlar.
Lideri linç edilerek öldürülen Libya kimlerin olacak?
Mübarek’in gitmesine karşın durulmayan Mısır’ın durumu ne olacak?
Irak’ın hali pür melali zaten ortada.
Suriye’de sular durulmuyor.
İran hedefteki ülke konumunda.
Biz ne yapıyoruz?
Halkın kafası, Fransa’nın ulusal meclisinden çıkan aşağılık kararla allak bullakken, aynı gün bir gece yarısı kararıyla milletvekili emeklilerinin ve milletvekillerinin maaşlarına astronomik zamlar yapıyoruz.
Asgari ücreti belirleme komisyonu toplantı üstüne toplantı yapıyor, asgari ücreti bir türlü belirleyemiyor.
Emekliyi ilgilendiren “intibak yasası” bir türlü çıkamıyor.
Lakin milletvekillerinin ve emekli milletvekillerinin maaşı bir oturumda ve bir çırpıda hallediliyor.
Hem de muhalifiyle muvafığıyla…
Nato üyesiymişiz, Birleşmiş Milletler üyesiymişiz, fasafiso.
Bakın, Avrupa Birliği’ne giriş çığlıkları bile fos çıktı.
Maaşı zamlanan vekillerimiz tam bir diplomatik miyopluk içinde.
Eeee, herkes de diplomatik düşünemez ya!
Diplomasi mi?
O da ne?...
|