2012 yılına girdiğimiz günden itibaren vergilere, harçlara ve cezalara zamlar gelecek.
Henüz yeni yıla girmeden bu konuyu sevgili yurttaşlarıma muştu olarak verdiler.
Benim nezih ve necip halkım, bu tür zamlara karşı bağışıklık kazandığından olacak ki kimseden ses soluk çıkmıyor.
Ha çıksa ne yazar diyeceksiniz, çok şey yazar ama teslim olunmuş bir kere.
Hele trafik cezalarına gelen zamlar vallahi de billahi de bir alem.
Şimdiye dek trafik cezalarına yapılan çeşitli zamlar, trafik kazalarına hiç mi hiç yansımadı.
Yani para cezalarının arttırılması caydırıcı olamadı.
Ve bu konu bir türlü anlaşılamadı…
Birkaç yıl öncesine kadar sürücü kurslarından peynir – ekmek gibi verilen sürücü belgeleri, şimdilerde herkesin cebinde.
Üstelik gaz pedalı ile fren pedalının yerini bilmeyenlerin bile sürücü belgesi var.
Dikkat buyurun, sürücü belgesi vermenin merkezi sisteme dönüşmesinden önce, başvuruda bulunup sürücü belgesi alanları oranı % 90 idi.
Merkezi sisteme geçtikten sonra sonuç tersine döndü, bu kez sürücü belgesi alabilenlerin oranı % 10 a düşüverdi ama eski dönemde sürücü belgesi alanların belgeleri ceplerine girmişti bir kere.
Günümüzde hamdolsun hemen hemen herkesin bir arabası var.
Ve bu arabaları kullanan her sürücünün de cebinde bir sürücü belgesi var.
Şu uygarlığa, şu çağa ayak uydurmaya bakın…
Her neyse, bakın 2012 yılına girer girmez yürürlüğe girecek olan zamlardan kalkıp nerelere geldik.
İmdiiii, gelelim zamlara!
Zam sözcüğü tatsız bir sözcük.
Birkaç istinası da yok değil.
Örneğin milletvekili danışmanlarının maaşına % 170 oranında zam yapıldı.
Milletvekili sekreterlerinin de maaşlarına münasip oranda zam yapıldı.
Ardından milletvekili emeklilerinin ve milletvekillerinin maaşlarına da güzel zamlar yapıldı.
Bu zamlar, bu kesimin hoşuna giden tatlı zamlar.
Emekliler, “intibak yasası” nı bekliyor ki maaşlarına zam yapılsın.
İşçiler, asgari ücret komisyonundan çıkacak olan kararı bekliyor ki maaşlarına ne kadar zam geleceğini bilsin.
Hele bunlar beklemede dursun.
Biz ilkin bütçeyi destekleyecek zamları mı düşüneceğiz yoksa intibak yasasıymış, asgari ücretmiş diye merakla beklenen yasaları mı?
Tabidir ki ilk koşul daha önemli.
Yani hele zamlardan dolayı biraz palazlanalım, o zaman intibak yasasını da çıkarırız, asgari ücreti de belirleriz.
Hele şimdilik verin vergilere, harçlara, cezalara gelen zammı, oturun oturduğunuz yerde.
Gerisini büyüklerimiz düşünür nasıl olsa…
|