Bu cennet ülkede şöhret olmak o kadar kolay ki…
Bir iş yaparsınız, bir söz edersiniz, gece yatarsınız, sabahleyin kalkar bakarsınız ki şöhret olmuşsunuz.
Kimliğiniz, mesleğiniz, konumunuz ne olursa olsun, bir sabah kalkar bakarsınız ki şöhretli birisiniz.
Doktor da olsanız, yargıç da olsanız, savcı da olsanız, esnaf, sanayici, sıradan biri de olsanız, bir şey söylediğinizde ya da bir şey yaptığınızda akşam yatarsınız, sabah katlığınızda şöhretli biri olup çıkıvermişsiniz.
Ancak yaptığınız iş, söylediğiniz söz biraz aykırı olacak…
Totoda büyük ikramiye çıkar, yine şöhretli biri olursunuz.
Milli Piyangoda en büyük ikramiye size çıkar, yine şöhretli biri olursunuz.
Yani başta da belirttiğim gibi bu cennet ülkede bir anda şöhrete kavuşmak, herkese nasip olabilir.
Bana olmaz demeyin, size de nasip olabilir.
Kıytırık bir televizyon kanalına çıkıp şaklabanlık yaparsınız, yine şöhretli biri oluverirsiniz.
Bakın, İzmir Anakent Belediye Başkanı için savcı 397 yıl hapis cezası istemiş.
Şimdi bu savcı şöhretli biri olmaz mı?
Yaş ortalaması 60larda yüzen bir tolumda, birileri için 397 yıl hapis cezası istemeyi benim aklım almıyor da.
Hapiste yatan ve neden yattığı bildirilmeyen biri, mahkemede yaptığı savunması için 20 yıla yakın hapis cezası alabiliyorsa,
Yine neden yattıklarını bilmeyen 100 gazeteci hapishanede yatıyorsa,
Ordunun en üst kademesinde görev yapanlar, terör örgütü kurmak ve yönetmekten içeri atılıyorsa,
Son genel seçimlerde, içerdeyken milletvekili seçildiği halde, milletvekili andı içemiyorsa,
Ve yıllardan beri, çalışanların, emeklilerin maaşları aynı düzeyde tutuluyorsa,
Ne kadar şöhretli insanımız var, anlayın…
Çünkü şöhretli olmalarını biz, bizim yasalarımız ve bizi yönetenler hep birlikte sağlamıyor muyuz?
Yani bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde şöhreti yakalamak kolay.
Hiç farkında olmadan, bir de bakarsınız ki şöhretli, anlı şanlı biri olup çıkıvermişsiniz.
Bir de dünyada şöhret olmak isteyenler var ki gelin bu konuya hiç mi hiç değinmeyelim.
Çünkü kilisenin duvarına küçük abdestimizi yapar gibi oluruz ve başımızı ağrıtırlar.
En iyisi, biz dünyada şöhretli biri olmak isteyenlere hiç değinmeyelim.
Yoksa Allah korusun, soluğu Fizan’dan pardon Silivri’den alabiliriz.
Hani Silivri de şimdilerde şöhretli oldu ya!...
Ve bu gidişle benim ülkemde şöhretli olmayan kimse kalmayacak.
Ne kadar güzel değil mi?...
|