Kilis Yardımlaşma derneği 
 

 

 

 

 

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

 Türkiye'nin tek buz müzesi binlerce ziyaretçi ağırladı

 

 


  

 



 
14 MAYIS'TAKİ SEÇİMLER İÇİN 6 ADIMDA OY

KULLANMA REHBERİ



 
DEVAMI

 

magazin

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

CACA OYUNU CADDEBOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'NDE


 

 

 

Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Temel ile Röportaj 


Klasik Türk müziği sanatçısı, icracı ve bestekar, Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca, vefatının birinci yılında yad ediliyor.


KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI FİLM ARŞİVİ

 
 
 
  AKPINAR Temmuz 2017 Sayısı
 
 
 AKPINAR Mart 2017 Sayısı
 
 
 
Bir insanlık dersi...
 
 

 Orhan SELEN

Devamı

 

  
Hava Durumu Bilgileri

 
Döviz Kurları

Anket
Anket Seçilmemiş
Diğer Anketler

Ziyaretçiler
Toplam Ziyaretçi :  29944543
Bugün Ziyaretçi :  18477
Aktif Ziyaretçiler :  12963

YALNIZLIK
               Yalnızlık hissi yaşayan insanların, yüzlerinde bu duygunun belirtileri vardır. Bu insanlar, genelde psikolojik çöküntü içinde olup, yüz ifadeleri anlamsız, dalgın olarak bir noktaya bakan ve her şeyden kaçıp kendilerini soyutlayan davranış kalıbı içindedirler. Güçsüzlüklerini ve çaresizliklerini kabullenirler. Olaylar karşısında sinik, halsiz ve tepkisiz insanlardır. Bu tip belirtilerin süresi ve şiddeti, yalnızlığa sebep olan tesirin önem derecesi ile birlikte, kişide yaptığı ruhsal ve bedensel streslere de bağlıdır. Yalnızlık hissini yaşayanlar, yalnızlığı, yalnızlık aktivitesi içinde çözeceklerine inandıkları ve algıladıkları için yalnızlığa boyun eğerler. Bu nedenle de, günlük yaşam çemberi içinde daima sosyal sıkıntılarla beraberdirler.
                "Yalnızlık mı? Gerçeği söylemek gerekirse yalnızlık tek başına olmak değildir. Düşünceler yalnız insanlara her zaman eşlik eder. Çare bulunamayan yalnızlık başka bir şeydir. Gerçek yalnızlık, karşısındaki insanın bakışlarında kendini gösteren yalnızlıktır."[Michel del Castillo]
                Yalnızlık, nedenine ve ortaya çıkan belirtilerine göre değişik isimler alır:
                Çevreyle ilişkilerin kesildiği depresyonla birlikte oluşan derin yalnızlık;
                Kendini toplum içinde yabancı hissetmeyle oluşan sosyal durum yalnızlığı;
                 Beden ve çevre koşulları iyi olsa bile ruhsal dünyasındaki beklentilere yanıt alamayınca oluşan duygusal yalnızlık;
                İç dünyasındaki üzüntülerden kaynaklanan,dışarı yansıtılmayan, görünen davranışları normal olan gizli yalnızlık;
                Depresyon, korku gibi belirtilerle birlikte açığa çıkan triad yalnızlık, gibi ....
                İnsan, bazen çevresindeki insanlara düşüncelerini, hissettiklerini tam olarak anlatamamanın sıkıntısını yaşar. Kendini istediği gibi ifade edememek, içinde yaşadıklarını tam kendi algıladığı şekilde karşı tarafa da algılatamıyor olmak, bu kişiyi telaşlandırır. Sanki ancak bunu başarabilirse, karşısındaki kişinin de onu anlayacağı ve o doğrultuda onunla ilgili olan fikirlerini değiştireceği kanaatindedir.Elbette ki bunu başarabilmek ,eğer mümkün oluyorsa,güzel bir şeydir. Hakikaten de, düşünüldüğü gibi, bu insanların birbirlerini daha iyi anlamaları ve tanımaları açısından önemlidir. Ama insan eğer istediği gibi kendini ifade edemiyorsa, içinde hissettiklerini, düşüncelerini tam olarak dışarıya aktaramıyorsa da, yine de bu, onu telaşlandıran, sıkıntıya sokan bir şey olmamalıdır.
                Yalnızlık paylaşılmaz ama karşılıksız vermeyi bilen, paylaşmaktan haz alan insan ne sevgisiz kalır, ne de dostsuz. Yalnızlıktan mı korkuyorsunuz? Neden korkunuzun üzerine üzerine gitmiyorsunuz? Bir süre seçimli bir yalnızlığı denemiyorsunuz? Yoksa kendinizle baş başa kalamayacak kadar sıkıcı bir insan olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Siz kendi arkadaşlığınızdan zevk almazsanız, başkası nasıl alsın ki? Bilinçli ve seçimli yalnızlıkta, kendini tanımak, bilmek, kusur ve hatalarını açığa çıkarabilmek için sağduyuya dayalı bir özeleştiri mekanizması mevcuttur. Bu eylemin sonucunda, ruhunuzun derinliklerinde gizlenmiş içsel güzellikler, üretkenlikler, sevgiler orada ve açığa çıkmayı sizin tarafınızdan tanınmayı sabırla bekliyorlar. Sizin kendinize şans tanımanızı bekliyorlar ama, bu gizemli tanışmanın yolu yalnız kalmaktan, kendimize zaman ayırmaktan geçmektedir. Cennet içimizdeyken hayatımızı cehenneme çevirmenin ne gereği var ki?
                Yalnızlık kısır döngüsü içine giren kişinin iki dost edinmesi gereklidir.
                Birincisi; bütün dostların en hayırlısı, kendisinin sesine cevap veren, vefalı, zayıfların yardımcısı, gücü her şeye yeten, fakirlerin, gariplerin yardımcısı, yalnızlık duyanların dostu, iniltileri işiten ve cevap veren, kendisine sığınılanların en hayırlısı olan, her şeyin sahibini dost edinmektir.
                İkincisi; hem sosyal hem de duygusal yalnızlığı istemeyenler, yukarıdaki isimlerin sahibini dost edinirken evrende onun isimlerini yansıtan veya yansıtmaya çalışan insanları dost ve arkadaş seçmelidirler. Bunlar tek başlarınayken, şuur altından fısıldanan sözlere maruz kalmamak ve onu dinlememek için hayatlarını yalnız sürdürmemelidirler. Sosyal hayatta insanın kendisine en yakın olarak hissettiği kişiler, aile fertlerinden sonra, yakın komşulardır. Sosyal dağılımı dengeli yapan her aile, komşusunu yalnız bırakmaz ve yalnızlık gözlüyorsa tedavi eder.
                Yalnızlık duygusunun iki ayrı anlamı da vardır.
                Bir anlamda yalnızlık “kendini bilmektir; öteki anlamdaysa, kendimizden, yalnızlığımızdan kaçıp kurtulma özlemidir. Yaşamın temel koşulu olan yalnızlık, kaygıdan ve kararsızlıktan kurtulacağımız bir sınav ve arınmadır. Bu yüzden, yalnızlık labirentinin çıkış noktasında, mutluluğa, tüm dünya ile yeniden denge durumuna erişeceğimizi umarak, yaşamımız boyunca bir arayış içinde olmayı sürdürürüz.
                Yalnızlık korkusunun, insanın temel korkularından birisi oluşundan dolayı, birey her koşulda bu korkuyu alt ederek, gerekiyorsa bu olgudan çıkış ve kaçış yolları arayışı içinde olmaktadır. Zamanlarını üreterek değil de, tüketerek geçiren ve yalnızlık duygusunun dış etkenlerle giderileceğini sananlar, belki geçici süreler için kendilerini oyalayacaklar ama yine eninde sonunda kendilerini yalnızlığın koynunda bulacaklardır...
                Özdemir ASAF'ın çok güzel bir sözü vardır..“Yalnızlık duygusu içe ait bir kavram olduğu için paylaşılamaz Paylaşılsaydı yalnızlık olmazdı”.
                Yalnızlığın, yürek kapınızdan içeri girememesi dileğimle...
                 SEVGİ VE SAYGILAR
 
kaynakça: PAZ, Octavio (Çeviren: Bozkurt Güvenç) :YALNIZLIĞIN DİYALEKTİĞİ
 

Ekleyen:  Y. Birsen DEMİRCAN
Tarih:  5.3.2012
İzlenme: 
Yazdır:Yazdır
Eklenen Yorumlar 
Y. Birsen DEMİRCAN Yazıları
İKİ BAYRAM ve TEK YÜREK Y. Birsen DEMİRCAN [ 24.10.2012 Devamı
OKULDA İLK GÜNÜM Y. Birsen DEMİRCAN [ 17.9.2012 Devamı
DOSTLUKLAR SEVDALARA EŞTİRY. Birsen DEMİRCAN [ 23.8.2012 Devamı
AMASYA LİSESİ 1979 MEZUNLARI BULUŞTUY. Birsen DEMİRCAN [ 17.7.2012 Devamı
KÖYLER ŞEHİRLEŞİYOR MU?Y. Birsen DEMİRCAN [ 9.7.2012 Devamı
YILSONU GÖSTERİMİZY. Birsen DEMİRCAN [ 3.7.2012 Devamı
OYUN VE ÇOCUKY. Birsen DEMİRCAN [ 28.5.2012 Devamı
ANNEMİZ HERGÜN ÇİÇEKY. Birsen DEMİRCAN [ 14.5.2012 Devamı
DOĞALLIK VE SAMİMİYET YOK MU OLUYOR?Y. Birsen DEMİRCAN [ 2.5.2012 Devamı
23 Nisan'da Herkes ÇocukY. Birsen DEMİRCAN [ 21.4.2012 Devamı
SEVGİ -SAYGI -EDEPY. Birsen DEMİRCAN [ 9.4.2012 Devamı
Bir dostun ardından…Y. Birsen DEMİRCAN [ 27.3.2012 Devamı
ANADOLU KADINIY. Birsen DEMİRCAN [ 21.3.2012 Devamı
SONBAHARDA YEŞEREN DUYGULAR (Torun Sevgisi)Y. Birsen DEMİRCAN [ 12.3.2012 Devamı
NEDEN AĞLARIZ.?Y. Birsen DEMİRCAN [ 27.2.2012 Devamı
YAŞLILIK ve YORGUNLUK DÜŞÜNCELER DE BAŞLARY. Birsen DEMİRCAN [ 20.2.2012 Devamı
SEVGİ AĞACIY. Birsen DEMİRCAN [ 13.2.2012 Devamı
ÇOCUKTA SEVGİYİ SORGULA/MAY. Birsen DEMİRCAN [ 5.2.2012 Devamı
ELİMDE Kİ TÜTÜN KOKUSUY. Birsen DEMİRCAN [ 29.1.2012 Devamı
KİTAP OKUMAY. Birsen DEMİRCAN [ 25.1.2012 Devamı
KALEMİN UCUNDAKİ BEN...Y. Birsen DEMİRCAN [ 22.1.2012 Devamı
Sayfalar : 1  
Yazarlar
Prof. Dr. Anıl ÇEÇEN

HEM HER ŞEY DEĞİŞECEK HEMDE TÜRKİYE DEĞİŞMEYECEK
M. Yahya EFE

Dünya Engelliler Günü
Hüseyin TOPRAK

UYAN ŞAHİN UYAN GÖR NELER OLDU…
Harika ÖREN

İnsanlığın Kırmızı Çizgileri
Metin Mercimek

YAŞAM ANLAYIŞIMIZ SEVGİ OLSUN
Belma Demir AKDAĞ

BİR YIL DAHA GİTTİ
Ahmet GÖKSAN

GELECEĞİMİZİN YOLU
Sevgi Ünal

YAZMIŞ KIŞMIŞ
Münevver ÖZCAN

TANIK OL KARAR VER
Dr. İbrahim ATEŞ

ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Nevin BALTA

İzmir İktisat Kongresi 100 Yaşında
Şahika ÖNER

BENİM ANNEM!
Ayten YAVAŞÇA

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Fevziye ŞİMDİ

UMUT
Günseli RUMELİOĞLU

EVRİMİN GÜNCELLENMESi
Yekta Güngör ÖZDEN

Ne günlere kaldık…
Oktay ZERRİN

Anadolu Mektebi Okul Paneli
Arzu KÖK

Gençler!...
Dr. Doğan KUŞMAN

Müslüman mısınız?
Alev YILDIRIMCI

Zaman yok
Handan ÇÖLAŞAN

Bu DÜNYA
Bekir COŞKUN

Yazı bilmem
Orhan SELEN

UNUTKANLIK SALGINI
Elveda TANIK

LEBALEB KONGRE...

>>>>>>>>>>>>>>>>>>
 



 

 


>>>>>>>>>>>>>>>>>
 

 

 

 

Her Hakkı Saklıdır. Efe'ce Haber Gazetesi © 2008 Tasarım : Linear Yazılım

Reklam