Gaziantep Üniversitesinde rektörlük seçimi yapıldı.
Akademik unvan sahibi Dr. lar, Doç. lar ve Prof. lar tercihlerini kullanarak, üniversiteyi yönetecek rektörü seçtiler.
Seçilen rektör makamına oturdu mu?
Nerdeee?...
İşin daha bir de Çankaya tarafı var.
Üniversitede görev yapan akademik personelin oy vermeleriyle iş bitmiyor.
Seçilen ilk 6 kişi ilkin YÖK’ke bildirilecek.
YÖK, kendisine ulaşan bu 6 kişinin içinden, aldıkları oya bakmaksızın 3 kişiyi seçip Çankaya’ya bildirecek.
Çankaya ise kendine bildirilen 3 kişiden, yine aldıkları oya bakmaksızın birini rektörlüğe atayacak.
Hiyerarşik işlem böyle.
Yani yüzlerce öğretim görevlisinin oy vererek, “rektör bu oldun” dediği prof. rektör olamayacak.
YÖK’ün ödevi ise % 50 eleme işlemi.
Rektör kim olacak?
Çankaya’nın belirlediği isim olacak.
Sistem bu sayın hocalar, değerli bilim adamları.
Sistem bu…
Herkes bu sistemden memnun ki YÖK kurulalı beri hiçbir üniversiteden hiçbir karşı çıkışa rastlayamadık.
Hiçbir üniversitede bu konunun değişmesi ve daha demokratik bir sistemin uygulanması için hiçbir çalışmanın yapıldığına tanım olmadık.
Öyleyse bu düzen iyi düzen.
Sen bilim adamı olarak kime oy verirsen ver, bu oyun kıymet – i harbiyesi yok.
Ankara ne dese o olur.
Ankara “rektörünüz şudur” der, siz de “eyvallah” demekle yükümlüsünüz.
Var mı bu konuda bir düşüncesi olan?
Yoksa, bu iş böyle.
İşinize geliyorsa…
xxx
Mecliste “iş güvenliği yasa tasarısı” görüşülürken, meclis bahçesinde yapımı süren bir kazıda çalışan 1988 doğumlu genç bir işçi kaza geçirerek ölmüş.
Haber, genel kurul salonuna ulaştığında, iş güvenliği yasa tasarısına kısa bir süre ara verilmiş, genel kurul salonunda bulunan milletvekilleri tek tek “takdir – i ilahi, ne diyebiliriz, Allah rahmet eylesin” diye görüşlerini, üzüntülerini beyan etmişler ve ardından iş güvenliği yasa tasarısını görüşmeyi sürdürmüşler…
xxx
Bazı haberleri hayretle okuyor ya da dinliyorum.
Bir örnek vereyim; “Büyük uyuşturucu operasyonunda 10 gram eroin, 20 gram kokain, 40 gram esrar 15 adet koptagon ele geçirildi. Uyuşturucu ile ilgili olduğu anlaşılan Ahmet, Mehmet, Ali, Veli, Hasan, Hüseyin yakalandı.”
Bu adlar soyadlarıyla birlikte veriliyor.
Başka bir uyuşturucu operasyon haberi; “bir tırda 70 kilo eroin yakalandı. Eroinin sahibi olduğu belirlenen E.A gözaltına alındı.”
10 gram uyuşturucu yakalatanın adı soyadı çarşaf çarşaf verilirken, 70 kilo uyuşturucu ile yakalananın adı E.A. olarak veriliyor.
Bu işlerde de sistem böyledir diye düşünüyorum ve aklıma Ziya Paşa’nın o meşhur şiiri geliyor;
“Milyonla çalan mesnet – i izzete serefraz
Birkaç kuruşu mürtekibin cay –i kürektir.”
|