Güney komşumuz Suriye ile aramız çok iyiydi.
Gerçi ortada bir şey yoktu ama yılların dost ve müttefiki ABD, Suriye ile aramızı açtı.
“Eşbaşkan” da dost ve müttefik ülkenin uyarısını dikkate alarak, Suriye’ye höt höt etmeye başladı.
Üstelik Suriye’nin muhaliflerine İstanbul’da salonlar açarak konuşmalar yapmalarını ve örgütlenmelerini sağladı.
Dahası kargaşadan kaçıp en yakın ülke Türkiye’ye sığınan Suriyelilere geçici konutlar yaptı, krediler açtı, ayrıcalıklar sağladı.
Bu ülkeyle durum limoniyken, Malatya’nın Erhaç Havaalanından kalkan F 4 tipi bir keşif uçağı, Antakya’yı geçip Akdeniz’in üstüdeyken kayboldu.
O sırada Başbakan ziyarete gittiği ülkeden dönüyordu, yani havadaydı.
İlk açıklamayı havada yaptı; “uçağımız düşürülmüştür, pilotlar sağ ve elimizde, Suriye özür diledi…”
Uçağın rotası İstanbul’a idi ama fikir değiştirildi, uçak Ankara’ya yöneldi.
Ayağını yere basar basmaz ilk güvenlik zirvesi toplandı.
Sonuçtan kamuoyu bilgilendirilmedi.
Derken ikinci güvenlik zirvesi toplandı.
Bu toplantıdan sonra da Dış İşleri Bakanının Pazar günü saat 10.30 da bir basın toplantısı düzenleyerek kamuyu bilgilendireceği ayrıca başbakanın da mecliste gurubu bulunan partilerin liderleriyle buluşacağı bildirildi.
Bu yazıyı 23 Haziran cumartesi günü saat 24.00 ten sonra yazıyorum.
Bu saate kadar kamuyu bilgilendirecek sağlıklı bir açıklama yok.
Yok ama Cuma günkü yazımda sözünü ettiğim televizyon bülbülleri, hemen hemen her televizyon kanalında arz – ı endam eyleyerek, her biri bir savaş ve strateji uzmanı kesildiler.
Yine ağzı olan konuştu.
Bazı televizyon kanallarında uçağın bir tane olmadığından ancak birinin düşürüldüğünden bile söz edildi.
Bu arada uçağın düştüğü yer belirlendi, arama kurtarma çalışmaları başlatıldı.
Hem de uçağımızı düşüren Suriye ile birlikte sürdürülüyor bu arama kurtarma çalışmaları.
Yine başbakan televizyon ekranlarına çıkarak, “pilotlarımızla ilgili bir haber yok. Suriye’nin özür dilediğine dair de net bir bilgi yok” deyiverdi.
Ve “gereken yapılacaktır” ı da ekledi.
Herkes konuşuyor.
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Başbakan Yardımcısı, bazı bakanlar herkes herkes konuşuyor.
Ancak düşürülen uçağın kalktığı üssün komutanı, bu komutanın bağlı olduğu komutan, o komutanın bağlı olduğu Genel Kurmaydan ses yok.
Bu uçak hangi görevle oraya gitti.?
Kaç uçaktı?
Bu keşif uçağı ya da bazılarının iddia ettiği gibi uçaklar, bu sıcak bölgede ne için uçuyorlardı?
Bu sorulara yanıt verecek birileri çıkıp konuşmuyor ama herkes konuşuyor.
Birileri Ortadoğu’nun iyice ısınmasını istiyor.
Dilerim bu savaş tuzağına düşmeyiz.
Aman dikkat…
|