Zor ve sancılı günlerden geçiyoruz.
Yurttaşta, ha bugün ha yarın bir şeyler olacak kuşkusu var.
Müslümanlar için kutsal ay olan Ramazan ayında herkes birbirini kırıyor.
Saldıran “Allahuekber” diye saldırıyor.
Savunan “Allahuekber” diye savunuyor.
Suriye sınırındaki illerimiz Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Şırnak ateş üstünde oturuyor.
Açıklanan, belirgin bir şey olmaması, bu ateşi daha da körüklüyor.
Terörün, kutsal ay falan dinlediği yok.
Hemen hemen her gün bayrağa sarılı şehitler ailelerine teslim ediliyor, törenlerle gömülüyor ve hepimiz, sanki herhangi bir hakkımız varmış gibi haklarımızı helal ediyoruz.
Benim yaygın ve saygın basınım, bu terör şehitleri haberini magazin haberiymiş gibi veriyor.
“Teskere almasına 15 gün kalmıştı…”
“10 gün önce doğan bebeğini göremedi…”
“İzine geldiğinde nişanlanmıştı, teskere alınca evlenecekti…”
“Babasını aradı, helallik istedi…”
“Şehit olduğu karakola bir hafta önce atanmıştı…”
Ve şehitlerimizi törenlerle uğurlarken, Ankara’ya yakınsa başbakan, bakanlar, muhalefet liderleri genelkurmaydan yetkililer katılıyor, şehidin ruhuna Fatiha okuyorlar.
Şehit, Ankara’dan uzak bir kentte defnediliyorsa, o ilin valisi, askeri yetkililer ve yurttaşlar katılıp, şehidi defnediyorlar.
Ardından da 40 yıla yakın zamandır duyduğumuz çığlıklar;
“Şehitler ölmez, vatan bölünmez…”
“Kanı yerde kalmayacaktır…”
“Kahrolsun PKK…”
“Vatan sağolsun…”
“Ya Allah, bismillah, Allahuekber…”
Suriye sınırı mahşer yeri.
Suriye kimyasal silah kullanacakmış.
Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin Şırnak ateş üstünde.
Cumhurbaşkanı her dinden her mezhepten insanların davet ettiği iftar yemeğine katılıyor, “en manalı, en anlamlı iftar” diye Türkçe konuşuyor.
Yeter mi?
Yetmez.
Ateş çemberi daralıyor, biz iftar sofralarında, anlamsız söylevlerle gövde gösterisi yapıyoruz.
Bizim televizyon bülbülleri, daha ötmeyi öğrenemeden, savaşı, terörü, ekonomiyi, ülkenin geleceğini tartışarak televizyonlarda ötermiş gibi yapıp ekranları süslüyorlar.
Ağzı olan konuşuyor.
Halimiz budur.
“Yok, bu değildir” diyen beri gelsin.
|