“Üç beş Mehmedin ölmesiyle meclis toplanmaz” diyene bir şey yok, buna karşılık “meclisin toplanması için kaş Mehmet ölmeli?” diye soran hakkında soruşturma aç.
Suriye’de görevlerini bırakıp kaçan subaylara tahsis edilen Hatay’daki Apaydın kampına, her ulustan istihbaratçını girmesine göz yum, milletvekilleri girmek isteyince “yasak” de, sokma, sonra da kırk dereden su getirerek, milletvekillerinin o kampa neden sokulmadığına güvenlik bahaneleri uydur.
Teröre kurban verdiğimiz askerin cenaze töreninde, askeri bandonun çaldığı cenaze marşını, bir yerlere yaranmak için hırçın hareketlerle “halk tekbir getirecek” diye durdur, tekbir getirecek dediğin halktan tepki al ve kemal –i afiyetle bakanlığını sürdür…
Terör olayları artınca, komşu ülkelerle sıfır sorun politikasının sorun üstüne sorun durumuna gelince, meclisi toplamak isteyen anamuhalefet partisinin çağrısını tiye al, hatta “üç beş Mehmetin ölmesiyle meclis toplanmaz” de, aradan çok geçmeden meclis başkanını araya koyarak 11 maddelik “ulusal mutabakat” çığlıkları at…
Hakkari’de petrol bulunduğu muştusunu ver, ardından da “çıkaramıyoruz” diye terörden çekindiğini ilan et.
Hakkari sanki yönettiğin vatan topraklarının dışında.
Gaziantep’te yaşanan bombalı terör olaylarının acısı dinmemişken, devletin zirvesinin ölenlere rahmet, yakınlarına başsağlığı dileğinde bulunurken petrol ürünlerine zam yap.
Bu tür kargaşalar sürerken AKP milletvekillerinde biri çıkıp 4 + 4 + 4 denen ucube bir eğitim politikasıyla varılmak istenen esas amaçlarını dillendiriyor;
“bütün okulları imam hatibe dönüştürme şansı elimize geçti” diye boğa gibi böğürüyor ancak torununu da imam hatipe değil Fransız okuluna göndermeyi ihmal etmiyor
Benim necip halkıma gelince;
Hala “du bakali n’olecek” anlayışıyla ya sabır çekiyor.
“Sabrımızı test etmekten vazgeçin” diyen kimse çıkmıyor.
“Bıçak kemiğe dayandı” diyene rastlanamıyor.
Cennet ülkemi yönettiğini sananlar da halkın “du bakali n’olacek” modundan çıkmadığını bildiğinden elinden geleni ardına koymuyor.
|