Teröre alıştık.
Üçlü, beşli, onlu şehit cenazelerine alıştık.
Şehitlere hakkımızı helal etmeye alıştık.
Şehit yakınlarına başsağlığı dilemeye alıştık.
“Vatan sağ olsun” lara alıştık.
Çözümsüzlüğe alıştık.
Yalana alıştık.
Palavraya alıştık.
Hamaset nutuklarına alıştık.
Külhanbeyi tavırlara alıştık.
Kamu vicdanını yaralayan yargı kararlarına alıştık
Hukuk diye diye hukuksuzluğa alıştık.
Kayırmalara, kollamalara alıştık.
Ani zenginliklere alıştık.
Pısmaya, sinmeye, ses etmemeye alıştık.
Yakacak yardımına alıştık.
Yiyecek, giyecek yardımına alıştık.
Hemen hemen her gün “Türkiye iyi yolda” diye yazılar döktürerek, iktidara gaz veren köşe yazarlarına alıştık.
Güdük maaş zamlarına alıştık.
Emekliye zam yapılacak laflarına alıştık.
Her şeyi herkesten iyi bilmelere alıştık.
Suriyeli sığınmacılara alıştık.
Sığınmacıya tanınan ayrıcalıklara alıştık.
Sığınmacıların güvenlik güçlerimize kafa tutmalarına alıştık
Sığınmacıların yerleştirildiği bölgelerde fink atan yabancı ajanlara alıştık.
Her gün yapılan zamlara alıştık.
Bakın zam dedim aklıma geldi?
Kasım ayında havalar soğuyacak, ısınma araçlarımızı çalıştıracağız.
Ekim ayında doğalgaza zam yapılacağı haberleri veriliyor.
Doğalgaza zam gelince elektriğe de gelir.
Çünkü elektriği doğalgazdan sağlıyoruz.
Hani alışmaya başlamışken ona da alışırız.
“Yok, alışmayız” demeyin sakın.
Alışırız, alışırsınız, alışırlar…
Vallahi de billahi de biz her şeye çabuk alışırız.
İnanmıyorsanız, Allah aşkına birazcık düşünün.
Bakın nelere alışmışız?
|