Kurban Bayramına az bir zaman kaldı.
Tam da hacılarımızın hava yoluyla Hacca gidecekleri sırada, Moskova – Şam seferi yapan Suriye’nin bir uçağını, hava sahamıza girince “askeri mühimmat taşıyor” istihbaratıyla, uçaklarımız Esenboğa Hava Limanına indirdi.
Arama, tarama, uçaktakilerin kimlik kontrolü bittikten 9 saat sonra uçak Şam’a müteveccihen havalandı.
Ancak taşıdığı malzemeye el kondu.
Bu el konanlar kimine göre füze parçalarıydı kimine göre telsiz cihazlarıydı.
Sağlıklı bir açıklama olmadığından, televizyon bülbüllerince epey senaryolar üretildi.
Bu arada Rusya’nın lideri Putin’in Ankara ziyareti de ertelenmişti.
Suriye uçağı Esenboğa’ya indirildiği sırada, Hacca gidenlerin uçağı da Suriye hava sahasından geçeceğinden ve misillemeden çekinildiğinden Adana hava alanına indirildi.
İlk tepki Rusya’dan geldi; içinde Rus yolcuların da bulunduğu uçağın Ankara’ya neden indirildiği konusunda açıklama istedi.
Bizim açıklamamız ise Ulaştırma Bakanından geldi; “uluslarası ve ulusal mevzuattan kaynaklı hakkımızı kullandık.”
Sınır boylarında top atışlarından doğan savaş kargaşasının kıvılcımı havaya da sıçramış oldu ve nur topu gibi bir uçak krizimiz doğdu.
Tüm komşu ülkelerle sıfır sorun derken, sorunsuz komşumuz kalmadı hamdolsun.
Sıkı bir sonbahar geçiriyoruz.
Daha kış tam gelmeden, yurdun çeşitli yörelerinden sel haberleri duymaya başladık.
Havalar soğudu, daha da soğuyacak.
Yarın kış tam gelip yurdumuza yerleştiğinde zamlı doğal gazın vanasının başına bir iş gelirse, işte tam o zaman yandı gülüm keten helva…
NOT;
Yazları uzunca kaldığım Akdeniz şeridinden Gaziantep’e doğru yola çıkma çalışmalarına başladık.
.
Bir mekanda 6 aya yakın bir süre kalınca, yaşadığı kenti özlüyor insan ama bu yöre bu mevsimde daha bir güzelleşiyor.
Ben de bu güzelliklerden kopamıyorum.
.
Kilis’i, yaşadığım kent Gaziantep’i, dostlarımı özledim.
.
Kurban Bayramı sonrasına kadar bana müsaade.
Bayram sonu yeniden buluşmak umudu ve dileği ile…
|