Her kentte riskli mahalleler var.
Yıkın…
Kentsel dönüşüm projemiz var ya.
Yıkın, yıkın…
Bazı kronik kurumlar var.
Danıştay gibi Yargıtay gibi Yüksek Askeri Mahkeme gibi.
Kafamızı karıştırıyorlar.
Kaldırın, kaldırın…
Hani bir de İmralı sürecimiz var ya!
Sürüyor.
Sürsün, sürsün…
Yani keyifler keka.
Nereye kadar?
İşte o belli değil.
Bugünlük bu kadar.
xxx
Bugün iki kitaptan söz etmek istiyorum.
Ali İhsan Türkyiğit ve Bilge Kazaz’ın kitaplarından.
Sevgili Ali İhsan Türkyiğit, zarafet gösterip kitabını kendisi getirdi, imzaladı, bana armağan etti.
Bilge Kazaz Hanımefedi imzalamış, bana iletilmek üzere sevgili Kemal Polat’a vermiş, Kemal Hoca getirdi.
Ali İhsan Türkyiğit, “Türk Yüzyılının Romanı” nı yazmış.
Kitabının adını da “2021” koymuş.
Merakla okudum.
Bir kurgu roman.
Başlangıçta Kurtlar Vadisi dizisinin senaryosu gibi geldi bana.
Okumayı sürdürdükçe Eric Van Danıken’in Tanrıların Arabaları ile karşılaştım sanki.
Heyecanlı ve sürükleyici bir kurgu yapmış Türkyiğit.
En çok hoşuma giden kurgu, Türkiye’nin dünyaya egemen olması.
Kurgu da olsa çok hoş bir duygu.
Kitabın sonunda “birinci kitabın sonu” demesi, devamının geleceğini muştuluyor.
Okumanızı öneririm.
Öteki kitap GASED üyeliğinden tanıdığım Bilge Kazaz’dan.
“Gaziantep Eğitim Tarihini Konuşturan Fotoğraflar” adını verdiği bir fotoroman sanki.
1920 ile 1970 yılları arasında Gaziantep’teki eğitim kurumlarının ve bu okullarda okuyan öğrencilerin, öğretmenlerin fotoğraflarını derlemiş.
Zoru başarmış.
1920 den 1970 e bu kadar fotoğrafı araştırıp bulmak büyük sabır ve emek ister.
Kitaptaki fotoğraflarda çağdaşlığa nasıl koştuğumuz açık seçik ortada.
Hele o dönemin giysileri, görülmeye değer.
Bu kitap da bir sabır ve emek sonucu ortaya çıkmış.
Eline, emeğine sağlık Bilge Kazaz.
|