Türkiye, politikanın kaypak zemininde slalom yapıyor…
Hep yazmışımdır, hep söylemişimdir;
Politika kutsal bir sanattır.
Halkı yönetme sanatıdır.
Halkı yönetmek gibi kutsal bir görevi üstlenen bu sanat, kimse alınmasın ama günümüzde ayağa düşmek üzeredir.
Devlet adamı zarafetinin ne demek olduğunu bilmeyen bir takım insanlar, devletin ne demek olduğunu bilmeden devlet yönetimine soyunuyorsa, bu olgu, işlerin iyi gitmediğinin, gitmeyeceğinin işaretidir.
Kamuyu aydınlatma ve kamunun haber alma hakkını unutan, görevini iktidarlara göre yanar – döner bir biçimde yapan bir yazılı basın varsa, gündemde tutmak istediği insanlara, çanak sorular sorup toplumu yanıltan bir görsel basın varsa, politik zemin daha da kaypaklaşacak demektir.
Güzel ülkemde yaşayan iyi insanlar, ülkenin ve kendilerinin geleceğini göremiyorlarsa, işte bu kaypak zeminden dolayıdır.
Cennet ülkenin iyi ve güzel insanları, birbirlerine güvenlerini yitirmişlerse, süregelen cıvık politikalardandır…
Çocuklar ana babalarını öldürebiliyorsa, babalar kızlarıyla cinsel ilişkiye girebiliyorsa, yurttaşının sorunlarını dikkate almayan, sorunları çözemeyecek duruma gelen basit politikalardandır.
Şimdi, “her şeyin nedeni politika mıdır?” diye soracak olursanız;
Evet, her şeyin nedeni politikadır.
Çünkü; başta da belirttiğim gibi, politika kutsal bir sanattır.
Çünkü; politikanın öteki adı da halkı yönetme sanatıdır.
Onun içindir ki ben, ülkede yaşanan her güzelliğin, her çelişkinin, her olumsuzluğun, her çirkinliğin, her rahatlığın, her rahatsızlığın kökeninde politika var diyorum.
Bundan dolayıdır ki politikacıya yükleniyor ve onu suçlu buluyorum.
Bu cennet ülkenin iyi yönetilmesi, bu cennet ülkede yaşayan tüm insanları mutlu edeceğine de inanıyorum çünkü…
|