Ergenekon davası nihayet sonuçlandı ama verilen kararlar anlaşılıyor ki uzunbir süre daha tartışılmaya devam edecek...
Çünkü verilen kararlar toplum vicdanını tatmin etmekten oldukça uzak…
Aslınısorarsanız tatmin etmesi de çok mümkün değil…
Bu tür davaları; suçları ne?
Ne yaptılar?
Örgüt var mı?
Nerede? Türünden sorgulamalarla asla anlama sansınız yok…
Bunların olmadığını pekâlâ bu işleri yapanlar da biliyorlar ama sorun şu…
Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında…
Petrol ve doğalgaz denizinin bulunduğu yere ABD ve AB tarafından büyük Kürdistan kurulmak isteniyor…
Dört ülkeden alınacak topraklarla kurulacak bu devletin ilk parçası Irak’ın kuzeyi…
Hani bağımsızlık falan sözleri geçince şunu anlarım…
Ülke emperyalist tekellerin sömürüsü altındadır…
Kaynaklar onlar tarafından talan ediliyordur…
İşte o koşullarda ortaya Hugo Chavez gibi birisi çıkar, petrolü, ülke kaynaklarınıemperyalistlerin elinden kurtarır…
Millileştirir…
Onu anlarım...
Ama iş kuzey Kürdistan denilen yeri Irak’tan koparıp büyük emperyalistlere peşkeşçekmek olunca, onu anlama şansım yok.
Biliyorsunuz bu gün kuzey Irak’ta çıkan petrol ve doğalgaz üzerinden başta ABD şirketleri olmak üzere tüm Avrupalı tekeller pay almaya çalışıyorlar…
Sözde Kürdistan’ da böylece arkasına büyük devletleri aldığını düşünerek bağımsızlığa…
Gerçekte ise Iraktan koparak daha büyük bir devlete bağlanmanın yollarını aramaya çalışmaktadır…
Tabi iş sadece Irak’ta Kürdistan’ın kurulmasıyla bitmiyor…
Geriye kalan 3 ülkeden de toprak koparılacak ki amaçlanan büyük Kürdistan kurulabilsin.
Ama bu iş öyle kolay bir şey değil…
Mevcut üniter yapı ve ulus devlet böyle bir girişime hiçbir zaman izin vermez…
O halde yapılacak şey belliydi…
Ulus kimlik yapısını aşındırıp sözde demokrasi adına etnik ve dini kimliklerin ulus öncesi şekilde ortaya çıkmasını sağlamak…
Gördüğünüz gibi bunun için gereken hemen her şey yapıldı…
Türk adı hemen her yerden kamu kuruluşlarından bile silinirken…
Bayramların kutlanması bile engellendi…
Artık ulus kimliğin sembolü görkemli milli bayramlar yapılmayacaktı…
Elbette ulus öncesine dönmek için sadece bunlar yeterli olamazdı…
Tekke ve zaviyeler…
Hemen her türlü tarikat da ortaya çıkmalıydı ki süreç istenildiği gibi rahat işleyebilsin…
Bu arada AB’nin yardımını da asla unutmamak gerekiyor…
AB süreci olmasaydı TSK…
Başta sivil otoritenin emri altına girmek şöyle dursun…
Cumhuriyeti korumak ve ülke içinde girişilebilecek olaylara müdahale edebilme hakkından asla vazgeçmezdi…
Demem o ki;
Bu gün yapılan hemen her şey ülkede yapısal bir değişikliği gerçekleştirmek amacıyla yapılmaktadır…
Yoksa tüm bunlar yapılmadan bir ülke etnik ve dini kimliklerden oluşan federatif bir hale başka nasıl dönüştürülebilirdi ki…
Anlayın artık!
|