Nedensiz bir şey olur mu?
Her işin bir nedeni vardır.
29 Mart yerel seçimlerinde sonuç nasıl oldu? Neden böyle oldu? Şimdi ne olacak? Gibi sorulara sağlıklı yanıtlar vermedikçe ya da aramadıkça, hep böyle olacaktır…
Nedenlerimizi biraz açalım;
Başbakandaki iktidar olma ve yönetme hırsı, muhalefet partilerinin liderlerinden hiç birinde yoktu.
Bu gerçeği kimse yadsıyamaz.
Yerel seçimi genel seçim havasına sokup, yerel yönetici adaylarına söz hakkı bile vermeden en çok konuşan Başbakan değil miydi?
Bu hırs, muhalefet partilerinin liderlerinde de olsaydı, sonuç daha farklı olurdu.
Muhalefet partileri liderleri Baykal ve Bahçeli’nin, yerel seçimlerdeki çabaları, bırakın iktidar olmayı, yerlerinde kalmaya bile yetmeyecek orandaydı.
Örneğin; CHP lideri Deniz Baykal, seçim çalışmaları sırasında Gaziantep’i teğet geçti.
Gaziantep’te sandık başına gitmeyerek oy kullanmayanların sayısı yaklaşık 150 bin seçmen olarak belirlendi.
Bana kalırsa bu 150 bin seçmenin yarıdan fazlası, partisine küskün sosyaldemokrat seçmenlerdi.
Bu küskün seçmenlerin oy kullanması halinde Gaziantep seçimlerinin sonucu daha farklı olabilirdi.
CHP, seçimlerden yaklaşık iki ay önce, Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’i bir televizyon programında duman eden Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Ankara’dan aday gösterebilirdi.
CHP, bir önceki yerel seçimlerde, İstanbul Anakent Belediyesi için aday gösterdiği İlhan Kesici’yi, bu seçimlerde de yine İstanbul’dan aday olarak gösterebilirdi.
Böyle olduğunda İstanbul’un da Ankara’nın da seçim sonuçları çok daha farklı çıkabilirdi.
Bu gerçeği, Anadolu’da sokaktaki yurttaş olarak ben düşünürken, yıllarını politikaya vermiş olan Deniz Baykal düşünemiyor muydu?
CHP bu beceriyi, bu basireti gösteremedi.
Demek ki politikada hesaplar başka yapılıyor…
Onun içindir ki; yazımın başında, Başbakandaki iktidar ve yönetim hırsı, muhalefet partilerinin liderlerinde yok dedim.
Muhalefet partisi lideri olmayı yeterli bulan politikacıların, iktidara oynamamalarını da doğal karşılamak gerek.
Seçimlerden sonra en doğru söz, CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz’den geldi; “özeleştirimizi yapmalıyız…”
Doğrusu da budur.
CHP, zaman geçirmeden, oturup sesli biçimde özeleştirisini yapmalıdır.
Hem de en kısa zamanda kurultayı olağanüstü toplayarak…
Özeleştiri yapma önerisi Yaşar Ağyüz’den geldi ama Abdulkadir Ateş, özeleştiriye başladı bile. Dün, yerel bir gazetemizde Mustafa Yılmaz’a yönelik eleştirisini dillendirdi;
“Yılmaz, kendini bulunmaz bursa kumaşı zannetti…”
Eski Başkan Celal Doğan da “böyle olacağı belliydi” kehanetinde bulundu.
AKP İl Başkanı Ökkeş Eruslu’nun seçim sonrası söylediği “on – sıfırı kaçırdık” sözleri ise, orantısız bir şımarıklıktı.
|