Hani bunlar çeşitli eylemlerde gençler tarafından atılan “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz “sloganına çok kızıp…
“Bu militarizm değil mi? “türünden laflar da ediyorlar ya …
Aslına bakarsanız bir yönüyle haklılar bile denilebilir…
Hani açıkça söylemek gerekirse…
Mustafa Kemal’in askeri olmak…
Ulus devleti…
Onun bağımsızlığını…
Atatürk ilkelerini, uğruna ölecek kadar savunmak anlamına gelir…
Bu gurur duyulacak bir şeydir de…
Ama ya ABD’nin askeri olmak…
Onun uğruna savaşa girmek…
Planlarının bir parçası olmak…
İşte o nasıl bir şeydir, onu da size bırakıyorum.
Son günlerde basınımızı izliyorsanız fark ediyorsunuzdur…
Öyle bir savaş çığırtkanlığı var ki demeyin gitsin…
Büyük basınımızın neredeyse tamamı Esat karşıtı…
Hem onlar Esad’da değil, Esed diyorlar…
Böylece Suriye’nin dostunu ve düşmanının da ayırt etmek mümkün…
Esad diyenler ve Esed diyenler, iş bu kadar açık…
Hatta ortada hiçbir delil olmadan işi kimyasal Esed’e kadar götürenler bile var da…
İnsan haliyle merak ediyor…
BM yetkilileri bile kimyasal silahla ilgili hiçbirşey olmadığını söylerken…
AB ülkeleri bile bu konuda tarafsızlığa doğru adım adım yaklaşırken…
Ama biz durmak yok yola devam misali, hala ısrarla…
“Kosova gibi yapalım…”
Yok, “Libya gibi olsun…”
Hatta işi “her türlü koalisyona hazırız’” a kadar götürüyoruz…
Haliyle insan merak ediyor…
ABD’nin bile okyanus ötesinden cesaret edemediği…
AB’nin yeterli delil yok diye neredeyse çekimser kaldığı…
Birleşmiş Milletler’in bile müdahale edilmesi için delil’in olmadığını söylediği Suriye konusunda, bu kadar saldırgan ve gayretkeşliğin amacı ne olabilir…
Üstelik müdahale edilirse ki sonuçta en yakın komşunun da biz olduğunu düşünürsek…
Komşuya düşen ateşin…
Yani çıkacak mezhep kavgasının, sonuçta bizi de yakacağınıgöz önünde bulundurursak ki…
Aksini düşünmek çok mümkün değil…
Hem bu güne kadar müdahale edilen hangi ülkede barış sağlandı ki…
Tümünde kardeş kavgası olanca hızıyla bu gün bile sürmüyor mu?
O halde yapılanların sadece bir açıklaması olabilir…
Hani PKK “çekilmiyoruz 1 Eylül’e kadar söz vermiştiniz” falan diyor ya…
Biliyorsunuz anayasayı değiştirip özerklik koyamadılar…
Kime hangi gizli anlaşmalarla hangi sözler verildi onu da bilmiyoruz ama…
Güneydoğuya bağımsızlık verebilmenin sadece bir koşulu var o da Suriye ile savaşa girerek işi oldubittiye getirmek…
Yoksa savaş çığırtkanlığının başka hiçbir anlamıyok…
|